Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.

4- Öte yandan davalı Maersk Denizcilik A.Ş.nin Ticaret Sicil kayıtlarına göre 09.01.2001 tarihinde kurulduğu, taşıma ilişkisinin ise 2000 yılında gerçekleştiği, davalı Maersk Denizcilik A.Ş.’nin Maersk Sealand’ın 2002 yılından itibaren yetkili acentesi olarak faaliyet göstermeye başladığı, dava konusu taşıma ilişkisinde davalı Maersk Denizcilik A.Ş.nin acente sıfatıyla dahi yer almadığı, bu durumda mümeyyiz davalıya Maersk Sealand’a izafeten dahi husumet yöneltilemeyeceğinden davalı Maersk Denizcilik A.Ş. yönünden de davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerekirken aleyhine hüküm kurulması doğru olmamıştır.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/**** E. - 2021/**** K.

3- Birleşen dava davacısı şirket vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, mahkemece 08.10.2013 tarihli kararda birleşen davanın kabulü ile 10.000.- TL’nin birleşen davanın davalısından tahsiline karar verilmiş, Dairemizin 16.12.2014 tarih ve 2014/674 E.- 19885 K. sayılı ilamının 1 numaralı bendinde asıl davanın davacısı- birleşen davanın davalısı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilmiş, mahkeme kararı 2 numaralı bentte ortaklar arasında anlaşmazlıkta kusurlarının araştırılması gerektiği, 3 numaralı bentte ise diğer ortağın aktif dava ehliyetinin bulunmadığından bu ortak tarafından açılan birleşen davanın reddi gerektiği yönünden bozulmuştur. Bu durumda birleşen davada istenen 10.000.- TL’nin birleşen davanın davalısından tahsiline ilişkin hüküm bozma kapsamı dışında kalmakla birleşen davanın davacısı şirket yararına usuli müktesep hak oluştuğunun nazara alınması gerekirken birleşen davanın reddedilmesi yerinde olmamış, birleşen davada verilen hükmün de bu yönden birleşen davanın davacısı şirket yararına bozulmasını gerektirmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.

2- Dava, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre, davalı Ankara Anonim Türk Sigorta Şirketi’ne ödenen ve davalı …’ne intikal ettirilen sigorta primlerinin sözleşmelerin hükümsüz kılınması nedeniyle istirdatına ilişkindir. Davalı …, sigorta primlerinin kendisine ödenmediğini savunmayıp, sigorta primlerini ödeme yükümlülüğünün davadışı sigortalılarda olduğunu ve primlerin iadesini de sigortalıların talep etmesi gerektiğini belirtmektedir. Davacı acente tarafından tanzim edilen poliçelerin primlerinin kural olarak sigortalıdan tahsil edilip, davalı sigorta şirketine intikal ettirildiği gözönüne alındığında, dosya içerisinde bulunan 27.12.2010 tarihli yazının, primlerin tek başına davacı tarafından ödendiğini ispat ettiği kabul edilemez. Zira, bu primlerin sigortalıdan tahsil edilmesi halinde dahi, primleri sigorta şirketine acente intikal ettirecektir. Bu durumda, davacı, dava dilekçesinde bu primlerin davalı Ankara Anonim Türk Sigorta Şirketi tarafından kendi alacağından tenzil edilmek suretiyle kendisinin ödediğini iddia ettiğinden, bu hususta gerekirse davacı ile davalı sigorta şirketinin defterleri incelenmek suretiyle sonuca gitmek gerekirken, bu konuda inceleme yapılmaksızın, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.