Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/**** E. - 2021/**** K.

2- Davacı vekilinin ücret-i vekalete yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, Davacı tarafça 03.06.2013 havale tarihli dilekçe ile dava değeri 500.000,00 TL olarak belirlenip, işbu değer üzerinden harcın ikmal edildiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece anılan husus nazara alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T uyarınca vekalet ücreti takdiri gerekirken gerekçesi de belirtilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.

Her ne kadar Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 11.05.2010 tarihli, 2009/6278 Esas ve 2010/5809 Karar sayılı bozma ilamında sorumluluğun kredi ilişkisinden kaynaklandığı varsayılarak zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğu ifade edilmiş ise de bu husus maddi hayata dayanmaktadır. Maddi hata, usuli kazanılmış hakkın istisnasını teşkil ettiğinden somut olayda davacı yararına oluşmuş bir usuli kazanılmış hak bulunmamaktadır. Buna göre davacının alacağına dayanak yaptığı bononun zamanaşımına uğramış bulunmasına ve davacının hamil olması nedeniyle borçluya (düzenleyene) karşı temel ilişki nedeniyle takip yapması ve dava açmasının da olanaksız bulunmasına göre davanın reddi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına bozulmasına, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.