Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.
Olaya uygulanacak mülga 556 sayılı KHK m. 7/1-c hükmü ile “ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin yapıldığı zamanı gösteren veya malların ve hizmetlerin diğer karakteristik özelliklerini belirten işaret ve adlandırmaları münhasıran veya esas unsur olarak içeren markalar.” m. 7/1- f hükmü ile de, yer alan, “mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya üretim yeri, coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak markalar,” mutlak tescil engelleri arasında kabul edilmiştir. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 5. maddesinin (c) ve (f) fıkralarında da aynı düzenlemeye yer verilmiştir. Somut olayda davalının başvuru markasının asıl unsuru “TORKU” ibaresi olmakla birlikte, bu ibareye eklenen “milli yoğurt” ibaresinin başvuru kapsamında bulunan ürünlerin Türkiye’de üretilen milli ve yerli üretim olduğu hususu ile bu ürünlerin sadece davalı tarafından üretildiği yönünde halkı yanıltıcı nitelik taşıdığı görülmektedir. Yanıltıcı işaretlerin ise hem KHK m. 7/1-c ve 7/1-f hükümleri hem de SMK 5/c-f hükümleri uyarınca esas veya tali unsur ayrımı yapılmaksızın marka olarak tescili mümkün olamayacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.