Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.
5.Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
Yargı Kararlarına Dayalı Yapay Zeka Destekli Hukuk Analizleri ve Dava Rehberleri
5.Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
Bu halde, somut olayda öncelikle davalının işyerindeki görevinin davacının müşteri çevresine, üretim sırlarına ya da işverenin yaptığı işler hakkında bilgi edinme imkânı sağlayıp sağlamadığı, sağlamakta ise bu bilgilerin kullanılmasının işverenin önemli bir zararına sebep olacak nitelikte olup olmadığının incelenerek rekabet yasağına ilişkin kaydın geçerli olup olmadığının belirlenmesi, geçerli olduğu sonucuna varılması halinde ise devam eden 445. madde koşulları dikkate alınarak inceleme yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, İlk derece mahkemesince hatalı ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği iddiasına dayalı cezai şartın tahsili ve fesih nedeniyle uğranılan kazanç kaybına istinaden tazminat istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, davacı tarafın distribütörlüğünü yaptığı ürünün taklidi olan ve feshe dayanak gösterilen ALTIN260 markalı ürünün dava dışı şirketçe üretildiği, davalı tarafça üretildiğinin ve satıldığının iddia ve ispat edilemediği, bu halde ise feshin haklı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesince de davacı tarafça yapılan istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki sözleşmenin ihbarsız fesih başlıklı 11. maddesinin 11. bendi “bayinin sözleşme sırasında Sarpaş ile rekabet halinde olan bir başka firma ve işletme ile olan organik bağını beyan etmediğinin anlaşılması veya sözleşme imzalandıktan sonra bahsi geçen firma ve işletmelerle olacak organik bağları önceden bildirip onay almadığı durumlarda ihtara gerek olmaksızın sözleşme kendiliğinden son erecektir.” hükmünü haiz olup, bu hüküm uyarınca, davalının davacıdan önceden onay almaksızın davacı ile rekabet halinde olan bir şirket ile organik bağı bulunması durumunda bayilik sözleşmesi kendiliğinden sonlanacaktır. Dosya kapsamında sunulan delillere göre davacı tarafça bayilik sözleşmesinin feshine dayanak gösterilen makinenin üretimini yapan dava dışı şirketin ortaklarının Selma Büyükballı ve Ahmet Okan Büyükballı olduğu, bu kişilerin aynı zamanda davalı şirketin de ortakları olduğu, Selma Büyükballı’nın bayilik sözleşmesinin fesih tarihinde dava dışı şirketin ve davalı şirketin müdürü olduğu, yine bayilik sözleşmesinin feshine dayanak gösterilen makinenin faydalı model belgesinde buluş sahiplerinden birisinin Selma Büyükballı olması karşısında davalı şirket ile dava dışı şirket arasında organik bağın bulunduğunun kabulü gerekmekte olup, dava dışı şirketin davacı ile rekabet halinde olması ve davalının da anılan sözleşme hükmüne istinaden organik bağ nedeniyle davacıdan onay aldığının ispat edilememesi nedeniyle bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin kabulü ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.