Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/**** E. - 2020/**** K.

4-Öte yandan davacı vekilinin talep ettiği tüm kalemler yönünden reeskont faizi istemiş olmasına rağmen mahkemece yine talebi aşan şekilde kabul edilen bedellerin faiziyle tahsiline karar verilmesi de doğru olmamış kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/**** E. - 2020/**** K.

3-Kabule göre de, davalı müdür hakkında açılan ceza davasına ilişkin dosya celbedilmeden ve davalı müdür uhdesinde bulunduğu iddia olunan şirket parasının usul dairesinde şirkete yapılan borçlanma mı olduğu yoksa davalının şirket malvarlığını hukuka aykırı bir surette mi uhdesine geçirdiği hususu değerlendirilip tartışılmadan şirketçe her zaman istenebilecek alacak olarak nitelendirilmesi yerinde olmamış, kararın bu yönden de bozulmasını gerektirmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/**** E. - 2020/**** K.

4- Ayrıca, Kabüle göre; davacı taraf, Dairemiz bozma ilamından önce, davasını müddeabih yönünden 05.11.2013 tarihli celsede ıslah etmiş olup, ıslahla arttırılan kısım için faiz başlangıcının 05.11.2013 tarihi olması gerekirken, hatalı değerlendirme ile 12.04.2018 tarihinin esas alınması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle dahi bozulması gerekmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2020/**** K.

2- Davacı dava dilekçesinde; yöneticinin rekabet etmeme yasağına aykırı davranması nedeniyle 6762 sayılı TTK’nın 335. maddesindeki seçimlik hakkına dayanmış olup, dava açıldıktan sonra iflas eden davacı şirket iflas masasından İİK 245. maddesi uyarınca işbu davayı takip yetkisi alan Maliye Hazinesi bu seçimlik hakkı kullanma hak ve yetkisine sahip olup, davalı ETM şirketinin dava dışı Turkcell A.Ş. ile yaptığı sözleşmeden doğan menfaatlerin tespiti ile davacıya aidiyetini istemiş olmakla mahkemece bu istemin esasına girilerek, davalı ETM şirketinin Turkcell A.Ş. ile yaptığı sözleşmeden doğan menfaatlerin neler olduğu bilirkişi marifetiyle hesaplattırılmak suretiyle uyuşmazlığın çözümü hakkında karar verilmesi gerekirken, söz konusu yasa maddesine farklı anlam yüklemek suretiyle, işlemin davacı şirkete ait addedilmesi talebi bulunmadığından bahisle hukuki işlem ve konu sözleşmeden davacı şirket yöneticilerinin elde ettiği menfaatlerin tespit edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi isabetli olmamış olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.