Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.
2-Davacı yargılama süresince asıl borca mahsuben yapılan tahsilatlarla borcun sükut ettiğini ileri sürmüş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da dava tarihinden sonra olsa dahi bankanın 279.463,95 TL tahsilat sağladığı belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından temyizden sonra dosyaya sunulan dilekçe ile de ipotekli taşınmaz satışından dolayı 315.047,35 TL’lik bir tahsilatın daha yapıldığı ileri sürülmüştür. Her ne kadar asıl borç dava tarihi itibarı ile mevcut ve davacının kefalet limiti bu borçtan fazla ise de 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 492. maddesi mucibince asıl borcun sükût etmesi halinde kefilin sorumluluktan kurtulması ve işbu davanın konusuz kalması sözkonusu olabilecektir. Mahkemece davacının bu iddialarını karşılayacak değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.