Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.

1- İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı … vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/**** E. - 2021/**** K.

Dava, nakliyat abonman sigorta poliçesi kapsamında olduğu iddia edilen hasara istinaden ödenen tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, taşımaya konu emtianın davacı sigortalısınca FCA Gaziantep teslim şartlı satılması nedeniyle emtianın taşıyıcıya teslimi sonrasında meydana gelen hasardan alıcı sorumlu olacağından sigortalının sigortalanabilir bir menfaatinin bulunmadığı, bu halde yapılan ödemenin lütuf ödemesi olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 1408 maddesi “sigorta sözleşmesinin yapılması anında, sigortalanan menfaat mevcut değilse, sigorta sözleşmesi geçersizdir. Sözleşmenin yapıldığı anda var olan menfaat, sözleşmenin süresi içinde ortadan kalkarsa, sözleşme o anda geçersiz olur.” hükmünü haiz olup, bu hüküm uyarınca poliçenin tanziminden hasar tarihine dek olan süreçte sigortalının menfaatinin olması gerekmektedir. Ancak, Dairemizin yerleşmiş kararları gereğince sigortalı şirket tarafından alıcıdan satım bedelinin tahsil edilip edilmediği araştırılarak, tahsil edilmemiş olduğunun tespiti halinde sigortalının menfaatinin bulunduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/**** E. - 2021/**** K.

3- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 1 adet kovanından ayrılabilen igin tahmini brüt ağırlığının 0.366 kg kabul edilerek hesaplanması gerekirken hesaplama hatası sonucu 0.706 kg olarak kabulü ile yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulması da doğru değildir.