Karar Metni
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen geçit hakkı kurulması davasında davanın kabulüne dair verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkeme kararı davalı … tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı 2234 parsel maliki olup, genel yola tek çıkış olan komşu parselin malikinin yolu tel örgü ile kapattığını belirterek genel yola bağlantı sağlayacak geçit hakkı tesisine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı … vekili, müvekkilinin taşınmazından geçilmesinin tek çözüm olmadığını, şehir planlamasının devam ettiğini, belirlenen geçit hakkı bedelinin düşük olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.01.2016 tarih ve 2014/1340 Esas, 2016/32 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, davacıya ait 2234 No.lu parsel lehine 2232 parsel aleyhine teknik bilirkişinin 13.11.2015 tarihli raporu ve ekindeki krokide kırmızı çizgiler ile boyalı olarak gösterilen 47 m²’lik güzergâh üzerinden geçit hakkı tesisine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 26.01.2016 tarih ve 2014/1340 Esas, 2016/32 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 06.02.2019 tarih ve 2016/5743 Esas, 2019/938 Karar sayılı ilâmında; Somut olayda; davacı ve davalıya ait dava konusu taşınmazların UYAP sisteminde bulunan TAKBİS kayıtları üzerinden yapılan güncel sorgulamaya göre 06.06.2016 tarihinde imar uygulamasına tâbi tutulduklarından pasif durumda bulundukları anlaşılmaktadır.
3. Taşınmazların güncel tapu kayıtları Mahkemece temin edilerek yeni ada ve parsel numaraları tespit edilmeli, yapılan imar uygulaması sonucu davacının yol ihtiyacı bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
4. Ayrıca, Mahkemece hükme esas alınan 13.11.2015 tarihli bilirkişi raporuna ekli paftadan davacıya ait taşınmazın güneyinde imar yolu bulunduğu görülmektedir. Bilirkişi raporunda güneydeki imar yolunun fiilen açılıp açılmadığı, davacının geçit ihtiyacına karşılık verip veremeyeceğinin açıkça saptanmadığı da anlaşılmaktadır. O halde Mahkemece yeniden keşif yapılıp rapor aldırılarak ve belediyeden sorularak davacının taşınmazının sınırındaki imar yolunun resmi olarak yola terkininin yapılıp yapılmadığı, fiilen açılıp açılmadığı belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
5. Kabule göre de; Mahkemece davalıya ait taşınmazın tamamını kapsayan şekilde ve geçit eni, boyu açıkça gösterilmeksizin kurulan hüküm infaza elverişli değildir. Geçit eni 3 metre olacak şekilde geçit tesisine karar verilmesi gerekir.
6. Hükümde kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanunu’nun 748/3 üncü maddesi uyarınca tapu sicilinin beyanlar hanesinde yer alan özel sütuna şerh verilmemesi de doğru görülmemiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesince, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; davanın davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden kabulü ile dava konusu Bursa ili, …. ilçesi, …. Mahallesi, 285 ada 12 parsel lehine, Bursa ili, …. ilçesi, Merkez Mahallesi, 285 ada 8 parsel aleyhine 26.04.2021 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokili raporunda krokide (A) harfi ile gösterilen 77,35 m²’lik alanda geçit hakkı kurulmasına, bu hususun tapu kütüğüne beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı … temyiz dilekçesinde özetle; davacının hukuki yararı olmadığını, davacının yola çıkabileceği bir alan olduğunu, küçük olan parselinin iyice parçalanıp küçültüldüğünü, belirlenen depo bedelinin oldukça düşük olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, geçit hakkı tesisi davasında davanın kabulü kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasındadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 747 nci maddesinin ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1. Dava, geçit hakkı kurulması istemine ilişkin olup, bu tür davalarda, genel yola bağlantısı bulunmayan taşınmazların yol ihtiyacını karşılamak amacıyla Mahkemece öncelikle geçit ihtiyacının mevcut olup olmadığının saptanması gerekir. Bunun için de yine taraf yararları gözetilerek, var olduğu ileri sürülen yolun niteliği ve davacının buradan yararlanma koşulları araştırılarak sonuca gidilmelidir.
2. Somut olaya gelince; dosya içerisinde bulunan 28.04.2021 havale tarihli teknik bilirkişi raporuna göre, kesinleşen imar uygulamasına göre davacı parselinin güney sınırından yol geçmektedir. Anılan bilirkişi raporunda yolun iş makineleri ile açılmış olup henüz toprak vaziyette olduğundan araç kullanımına elverişli olmadığı, fiilen yaya ve araç kullanımına uygun hâle getirildiği takdirde davacının yol ihtiyacının ortadan kalkacağı belirtilmiştir. Her ne kadar Mahkemece imar yolunun fiilen zeminde olmadığı gerekçesiyle davacının yol ihtiyacı içinde olduğu değerlendirilmiş ise de imar yolunda yol çalışmalarının başladığı, iş makineleri ile güzergâhının oluşturulduğu rapor ile sabit olduğundan, imar yolunu kullanma imkânı bulunduğu ve davacının mutlak yol ihtiyacının kalmadığı hususları gözetilmeden davanın kabulüne karar verilerek davalı … parselinden geçit hakkı tesisine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...