Karar Metni
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20.09.2017 gün ve 2017/141 – 2017/280 sayılı kararı onayan Daire’nin 13.06.2019 gün ve 2018/2169 – 2019/4404 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, M/V Kaşif Kalkavan gemisinin üzerindeki yükle birlikte Haydarpaşa Limanı’na yanaştığını, TCDD Haydarpaşa Liman İşletmeleri Müdürlüğü tarafından geminin tahliyesine başlandığını, bu tahliye esnasında davalı personelinin kusurlu hareketleri nedeniyle konteynırdaki tüm yüklerin sahile düştüğünü, yük alıcısı firmanın sigortacısı Başak Sigorta tarafından bu hasar nedeniyle müvekkili aleyhine açılan davanın devam ettiğini, müvekkilinin hasarda bir kusurunun bulunmadığını, ancak sigorta şirketi tarafından açılan davanın aleyhlerine sonuçlanması halinde davalıya rücu hakkının ve özellikle zamanaşımı bakımından hakkının kayba uğramaması için bu davanın açıldığını ileri sürerek müvekkilinin ödeme riski altındaki 227.954,30 Euro’nun tediye tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kabulü ile 227.954,30 Euro’nun dava tarihindeki TCBM efektif satış kuru olan 416.016,06 TL’nin 382.000.- TL’sinin 03.07.2009 tarihinden, 34.016,06 TL’sinin ise 17.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, dava dışı nakliyat sigortacısı Başak Sigorta A.Ş.’ye tazminat ödeyen davacı taşıyanın, emtianın hasar görmesine emtiayı tahliye eden davalının sebebiyet verdiği iddiasına dayalı rücuen tazminat istemine ilişkin olup, kesinleşen İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 2005/458 Esas- 2008/388 Karar sayılı ilamında işbu davanın davacısı taşıma akti nedeniyle ve taşıyan sıfatı ile sigortacıya karşı sorumlu tutulmuştur. Mahkemece, emtianın gemiden tahliyesinin davalı tarafından yapıldığı, hasarın taşıyanın ifa yardımcısı olan davalının kusurlu eylemi ile meydana geldiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmişse de davalı şirket, emtianın hasar görmesinde davacının kusurlu olduğunu savunmuş, mahkemece hasara hangi tarafın ve ne oranda kusurunun sebebiyet verdiği hususunda bilirkişi raporu alınmamıştır. İşbu davanın tarafları arasında görülen İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/289 Esas sayılı dosyasında davacı taşıyan, aynı olay sebebiyle sigorta şirketine ödediğinden başka emtia sahibine ödemek zorunda kaldığı tutarın da davalıdan tahsilini istemiş, mahkemece alınan iki ayrı bilirkişi raporunda taraflar eşit kusurlu kabul edilmiştir. Bu bakımdan İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/289 Esas sayılı dosyası da değerlendirilerek davacının sapanlama kusurunun bulunup bulunmadığı, hasarın meydana gelmesinde davacıya bir kusur izafe edilip edilemeyeceği hususunda gerekirse bilirkişi raporu alınıp ulaşılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış; davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 13.06.2019 tarihli 2018/2169 Esas- 2019/4404 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün açıklanan gerekçe ile davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...