MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2018 / ****
Karar No 2020 / ****
Karar Tarihi **.03.2020
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/03/2015 gün ve 2014/880 – 2015/187 sayılı kararı onayan Daire’nin 09/04/2018 gün ve 2018/1287 – 2018/2486 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 2005 yılında Acentelik Sözleşmesi düzenlendiğini, davalının sözleşmeye aykırı olarak sigortalılardan değişik tarihlerde tahsil ettiği toplam 831.618,09 TL olan sigorta primlerini müvekkiline ödemediğini, bu nedenle davalı hakkında İstanbul 5. İcra Müdürlüğünün 2008/5322 sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalının borca itirazı üzerine takibin durduğunu, ayrıca birleşen dava yönünden Acentelik Sözleşmesi gereğince prim iptali oluştuğunda acentenin cari hesabına brüt prim tutarı (net prim ve BSMV) alacak olarak kaydedildiğini, acentenin bu şekilde banka ve sigorta muamelesi vergisini, vergi dairesinden mahsup yada nakden tahsil etmekte olduğunu, bu şekilde iptal edilen primlerden dolayı acentenin hesabına gider vergisinin borç olarak kaydedildiğini, bu vergi borçlarının acentenin tahsil etmesi gereken tutarlar olduğunu, bunların ödenmemesi üzerine davalıya İstanbul 12. İcra 2010/2471 Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, davalının her iki takibe itiraz ettiğini, takiplerin durduğunu iddia ederek itirazların iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava yönünden davalı vekili, taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesinin davacı tarafından 20/11/2007 tarihi itibariyle haksız olarak feshedildiğini, bu fesih işlemi üzerine müvekkil tarafından İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/894 Esas sayılı dosyası ile tazminat davası açıldığını, davacının sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, herhangi bir prim borcunun bulunmadığını, davacının müvekkiline sistemi kapattığını, müvekkilinin herhangi bir işlem yapamadığını, davacının müvekkilin müşterilerine poliçe düzenlediğini ve bu poliçe bedellerinin müvekkilden tahsil yoluna gittiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen karar davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Bu kez taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
(1) Asıl dava, davalı acente tarafından tahsil edilen ödenmemiş sigorta prim borcunun, birleşen dava ise iptal edilen poliçelerden kaynaklı Vergi Dairesinden acente tarafından tahsil edilmesi gereken tutarların tahsili için başlatılan icra takiplerine vaki itirazların iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, Nesil Sigorta Acenteliği A.Ş. tarafından Halk Sigorta A.Ş. aleyhine İstanbul 9 Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1016 E sayılı dosyası ile portföy tazminatı ve maddi tazminat talepli olarak açılan davada birden fazla rapor alındığı, bilirkişi raporlarında, gerekçeli kararda ve Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere davacının feshinin haksız olduğu, bu nedenle davalı acentenin portföy tazminatı ile komisyon alacağı talebinin kabulüne karar verildiği, her ne kadar anılan davada verilen ilk hüküm Yargıtay tarafından bozulmuş ise de bozmanın sadece tazminatın miktarına ilişkin bulunduğu ve davacının feshinin haksız olarak yapıldığı yönündeki saptamanın bozma kapsamı dışında kaldığı, dolayısıyla feshin haksızlığının Yargıtay incelemesinden de geçerek kesinleştiği, davacının feshinin haksız olmasının davalının ödenmeyen sigorta prim borcunun bulunmadığı anlamına geldiği gerekçesi ile Anayasanın 141/son ve HMK.nun 30. maddelerinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesi gereği başkaca bilirkişi incelemesine gerek görülmediği gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
İstanbul 9 Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1016 E 2015/173 K sayılı kararında, davacının davalı … ile aralarındaki süresiz acentelik sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek, portföy tazminatı ve maddi tazminat isteminde bulunduğu, davalı … şirketinin ise acentenin poliçe üretemediğini, zarara uğradığını, ayrıca herhangi bir sebep göstermeksizin de sözleşmede öngörülen prosedür yerine getirilerek sözleşmenin feshedilebileceğini savunduğu; mahkemece de feshin haksız olduğu tespit edilerek, davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Asıl dava yönünden, İstanbul 9 Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1016 E 2015/173 K sayılı dosyasında sigorta şirketi tarafından yapılan feshin haksız olduğuna ilişkin tespitin işbu davada bağlayıcı olabilmesi için, feshin acente tarafından tahsil edilen prim alacaklarının ödenmemesi sebebine dayalı olması gerekmektedir. Ancak, anılan dava dosyası sureti işbu dava dosyası içinde bulunmadığından, haksız olduğu tespit edilen feshin nedeni tam olarak anlaşılamamaktadır. Yine birleşen dava, iptal edilen poliçelerden kaynaklı Vergi Dairesinden acente tarafından tahsil edilmesi gereken tutarların tahsili için başlatılan icra takiplerine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olmakla, diğer davadaki haksız feshe ilişkin tespitin birleşen davadaki uyuşmazlığın çözümü bakımından ne şekilde bağlayıcı olduğu da anlaşılamamıştır.
Bu durumda, İstanbul 9 Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1016 E 2015/173 K sayılı dosyası getirtilerek haksız olduğu tespit edilen feshin nedeninin tam olarak belirlenmesi, buna göre gerekmesi halinde bilirkişi incelemesi yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 09.04.2018 tarih 2018/1287E., 2018/2486 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün açıklanan gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
(2) Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin karar düzeltme isteminin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...