MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2020 / ****
Karar Tarihi **.11.2020
Karşı OyVar

Karar Metni

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 14.03.2017 tarih ve 2015/53 E. – 2017/109 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 16.11.2017 tarih ve 2017/489 E. – 2017/752 K. sayılı kararına karşı davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş, bu kez temyiz isteminin reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 08.01.2018 tarih ve 2017/489 E. – 2017/752 K. sayılı ek kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 06.03.2013 tarihinde gemi kaptanı olarak Vitriol (eski adı: Sea Arrow II) gemisinde 3.000,00 ABD Doları ücret ile işe başladığını, geminin Bulgaristan’da ITF tarafından bağlandığında davalı şirket ortağı İsmail Ziya Uzel’in talimatı ile gemiden ayrılmadığını ve gemiyi İstanbul’a getirdikten sonra 20.10.2013 tarihinde işi bıraktığını, Mart 2013 tarihinden Ekim 2013 tarihine kadar 22.400,00 ABD Doları olan maaş alacağının 8.500,00 ABD Dolarlık kısmını parça parça alabildiğini, geriye kalan 13.900,00 ABD Doları maaş alacağı ile 3.000,00 ABD Doları maaş ikramiyesini alamadığından ilamsız icra takibi yapıldığını, takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, davalı şirketin geminin maliki olduğunu, acentelik faaliyetlerini de kendi firmaları üzerinden yürüttüğünü, müvekkiline Vi-Za Star şirketi adına ödeme yapıldığını ileri sürerek, icra takibine, asıl borç, faiz ve diğer fer’ilerine yönelik itirazın iptaline, takibin devamına, takip borçlusunun borca itirazı nedeni ile inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin davacı tarafa borçları bulunmadığını, davacı ile herhangi bir iş akdi imzalanmadığını ve davacının tarafı olduğu bir iş sözleşmesine aracılık da yapılmadığını, rehin hakkının talebi hakkın doğumundan itibaren 1 yıllık zamanaşımı def’inde bulunduklarını, davacı tarafın çalıştığı yabancı bayraklı geminin donatanının Vi-Za Star Ltd.Şti. olduğunu, bu şirketin esas işyeri merkezinin ise Nevis Islands olduğunu, davacı tarafa donatanın
acentesi sıfatıyla yapılan ödemeler nedeniyle davacının ücret alacağının kalmadığını ileri sürerek, haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle usulden ve her halükarda esastan reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dosyada bulunan ve davacının açık beyanlarını içeren 23.10.2013 tarihli belgenin, borcu tamamen ortadan kaldıran ibra mahiyetinde olduğu, anılan belgede davacı, tüm hak ve alacaklarını aldığını ifade ettiğinden, hangi alacak için ne kadar ödeme yapıldığına dair izahat yazılmamasının ibranamenin geçerliliğine halel getirmeyeceği, davacının net beyanları karşısında makbuzun altındaki “USD 2000” ibaresine anlam yüklenmesinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesince tüm dosya kapsamına göre yapılan istinaf incelemesi sonucunda; dosyada başkaca bir ödeme makbuzu bulunmadığından ve davalı tarafça daha fazla ödeme yaptığını kanıtlayacak bir belge de sunulmadığından, geçersiz ibra belgesindeki “USD 2000” ibaresinin, davacının kabul ettiği 8.500 ABD Doları tutarındaki ödemenin içinde olduğunun kabulü gerektiği, buna göre davacının ücret ve ücretin fer’i niteliğinde alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle, davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak ve yeniden hüküm kurularak, İİK 67’inci maddesi uyarınca davanın kısmen kabulüne, İstanbul 29. İcra Müdürlüğünün 2013/29745 E sayılı dosyasında davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile 16.900 ABD Doları asıl alacak ve 62,08 ABD Doları takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 16.962,08 ABD Doları alacağın, asıl alacak bölümüne icra takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca yürütülecek temerrüt faiziyle birlikte, tahsil tarihindeki TCMB efektif satış kuru TL karşılığının tahsili için takibin devamına, likit alacağa yönelik haksız itiraz nedeniyle %20 oranında hesaplanan 6.897,00TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesince, miktar itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, yabancı bayraklı gemide kaptan olarak çalışan davacı tarafından alacağın Türk Ticaret Kanunun 1320’inci maddesi kapsamında gemi alacaklısı hakkı veren alacaklardan olduğu ve alacağının aynı Kanunun 1321’inci maddesi gereğince kanuni rehin hakkı verdiği iddiasına dayalı olarak taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak ve yeniden hüküm kurularak, İcra İflas Kanunun 67’inci maddesi uyarınca davanın kısmen kabulü ile davalı tarafça yapılan itirazın kısmen kabulüne, 16.900 ABD Doları asıl alacak ve 62.08 ABD Doları faiz olmak üzere toplam 16.962,08 ABD Doları alacağın, asıl alacak bölümüne icra takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca yürütülecek temerrüt faiziyle birlikte tahsil tarihindeki TCMB efektif satış kuru TL karşılığının tahsili için takibin devamına, likit alacağa yönelik haksız itiraz nedeniyle davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 6.897,00TL icra inkar tazminatına karar verilmiştir. İşbu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş vefakat Bölge Adliye Mahkemesince, miktar itibariyle kararın kesin olduğu gerekçesiyle, davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
HMK 362/1 – a maddesinde öngörülen kesinlik sınırları içerisinde bulunmasına göre, davalılar vekilinin ek karara yönelik temyiz isteminin reddi ile ek kararın onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...