Karar Metni
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 06.12.2018 tarih ve 2014/423-2018/930 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesinin davalı vekili tarafından duruşmalı, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 26.01.2021 günü hazır bulunan davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ile dava dışı … …’in Etibank…Şubesi’nde bulunan teselsülsüz müşterek hesap olduğu mahkeme ilamı ile sabit olan hesaptan, kendi payını aşarak diğer hesap sahibinin payına tecavüz oluşturacak şekilde dava dışı … …’a yetki vererek para çekilmesine neden olduğunu, müvekkilinin kesinleşen mahkeme ilamı doğrultusunda zarara uğrayan diğer hesap sahibine ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek, 132.446,29 TL’nin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin eşi … …’le beraber başlangıçtan beri olayın mağduru olup, müvekkilinin uğradığı zarar telafi edilmemiş iken, davacı bankanın kendi kusurlu davranışı sonucu müvekkilinin eşi … …’in uğradığı zarar nedeni ile … …’e yaptığı ödemeyi de müvekkiline yüklemeye çalıştığını, davanın temelinin bankanın özen borcunu yerine getirmeksizin kasti/kusurlu davranışları sonucunda, müvekkilinin ortağı olduğu bir şirketin eski personeli olan … … adlı şahsın, müvekkili … ve eşi … …’in şahsı ortak hesaplarından defalarca usulsüz bankacılık teammüllerine aykırı haraketle vadeyi de bozmak sureti ile ve yeni vadeli hesap açması gerekirken bunları yok sayarak para çekmesine dayandığını, Bankanın bu kusurlu davranışları sonucu gerek müvekkilinin uğradığı zararın, gerekse …’in uğradığı zararın tahsili için Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2005/486 Esas sayılı davanın açıldığını, bankanın hileli davranışlarla kayıt yaptığı sözde talimat bu olaya dayanak yapılmak sureti ile, …’nın payı yönünden davanın reddine, … yönünden ise davanın kabulüne karar verildiğini, netice itibari ile, banka kendi kusuru/kastı sonucunda hem …’yı hemde …’i zarara uğrattığını, açılan dava sonucunda …’in uğradığı zararın tazmin edildiğini, …’nın uğradığı zarar tazmin edilmediği gibi davacı bankanın kendisinin sebebiyet verdiği, …’in zararını da müvekkilinden tahsil etme gayesi ile mevcut davayı açtığını, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece uyulan bozma ilamına göre, …’ in dava dışı kişiyi yetkilendirerek müşterek banka hesaplarından … …’ in payına düşen parayı tahsil ettirmek suretiyle sebepsiz zenginleştiği, bankaca ödenen bu parayı ferileriyle birlikte iade etmesi gerektiği, kesinleşen mahkeme kararı ve gerekçesi gözetildiğinde iyi niyetli sayılmasının mümkün olmadığı, davalı …’in tasarrufu ile müşterek hesaptan … …’in payından çekilen 42.460,35 USD’lik tutarın 40.560,35 USD’lik kısmının TL karşılığınında davalının Türk Lirası hesabına oradan da ortak olduğu Anadolu Mühendislik hesabına aktarıldığından, müşterek hesaptan çekilen bahse konu paraların tamamının davalı tarafından kullanıldığı tespiti yapılarak, davacı bankanın …’e ödemiş olduğu USD cinsinden ana para ve faizin TL karşılığı olan 119.334,42 TL’lik tutarın 26.04.2010 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan talep edilebileceği, davacı banka tarafından vergi dairesine ödenen 8.546,70 TL’lik stopaj vergisinin ilgili vergi dairesince bankaya iade edilmesi ve 4.560,17 TL’lik dava mahkeme masraflarının ise Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen davaya ait olması ve söz konusu davanın da, banka aleyhine sonuçlanması nedeni ile 8.546,70 TL ve 4.565,17 TL’lik tutarların davalı bankadan talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 119.334,42 TL’nin 26.04.2010 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...