MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2021 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.03.2021
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29.04.2019 tarih ve 2018/406 E- 2019/315 K. sayılı kararın davalılar Bera Holding, … ve … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nce verilen 16.07.2020 tarih ve 2019/1539 E- 2020/809 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında yaşayan vatandaşlardan haksız ve usulsüz SPK kararlarına aykırı para topladığını ve haklarında bir çok soruşturma olduğunu, müvekkilinin davalı şirkete yüksek faiz getireceği vaadiyle biriktirdiği parayı daha sonra verilecek hisse senedine karşılık olarak yatırdığını, geri verileceğinin taahhüt edilmesine rağmen defalarca talep etmesine rağmen geri alamadığını, davalıların bankacılık kanunu TTK, SPK ve diğer kanunlara aykırı para topladığını, açıklanan nedenlerle davalı şirketin ortağı olunmadığının tespitine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.007 Euronun ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte, 21.03.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 44.772 Euro artırarak toplamda 46.779 Euronun davalıya yapılan ödeme tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacı tarafın davalı şirketin ortağı olmadığının tespitine ve davacı tarafın alacak davasının da kabulü ile; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 99. maddesi gereğince aynen veya fiili ödeme günündeki merkez bankasınca belirlenen efektif satış kuru karşılığı üzerinden türk parası ile ödenmesi kayıt ve şartıyla; 3095 sayılı Kanuni faiz ve temerrüt faizine ilişkin kanunun 4/a maddesi gereğince dava tarihi olan 02.05.2018 tarihinden itibaren devlet bankalarının euro cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek döviz faizi ile birlikte 46.779 Euro’nun davalılar Bera Holding A.Ş., …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalılar Bera Holding A.Ş, … ve … vekili istinaf etmiştir.
Konya Bölge Adliye Mahkemesince, 7194 Sayılı Kanun’un 41.maddesi ile 25.03.1987 tarihli ve 3332 Sayılı Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler İle 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 Sayılı Bankalar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna eklenen geçici 4. madde gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı taraflara tebliğ edilmiş olup davalılardan … vasisi tarafından İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulmamıştır. Davada davalı şirket ile davalı gerçek kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır. Bu itibarla İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davalı … tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmaması nedeniyle … hakkında verilen İlk Derece Mahkemesi kararı kesinleşmiş bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf incelemesi, kamu düzenine aykırılık halleri dışında, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Somut olayda kamu düzenine aykırılık da söz konusu olmadığından bölge adliye mahkemesince istinaf kanun yoluna başvuran davalı şirket hakkında inceleme yapılması ve bir karar verilmesi gerekirken, davalı … hakkında verilen hükmün kesinleşmiş olduğu gözetilmeksizin İlk Derece Mahkemesi kararının tamamen kaldırılarak dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle re’sen bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...