MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.03.2021
Karşı OyVar

Karar Metni

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26.04.2017 tarih ve 2015/870 E. – 2017/274 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nce verilen 13.02.2020 tarih ve 2018/2475 E. – 2020/236 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin elektrik hizmetlerinin özelleştirilmesi amacı ile çıkarılan 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu hükümleri uyarınca kurulan ticari şirket olduğunu, TEDAŞ mülkiyetinde bulunan elektrik dağıtım sisteminin işletme hakkının 24/07/2006 tarihinde davacıya devredildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 7.4 ve 7.6 maddeleri uyarınca; TEDAŞ döneminde gerçekleşen iş ve işlemlerden dolayı 3. kişilerin hak taleplerinin doğuracağı sorumlulukların dönemsel olarak paylaştırıldığını, davalının sorumlu olduğu dönem nedeni ile Karapınar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/156 Esas, 2013/55 Karar sayılı kararı nedeniyle Konya 1. İcra Müdürlüğü’nün 2015/406 Esas sayılı icra dosyasına toplam 177.939,07 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek yapılan bu ödemenin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, açılan davanın rücu talebine ilişkin olması nedeniyle iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, özelleştirme kapsamında MEDAŞ Elektrik Dağıtım Bölgesinin öncelikle işletme hakkının devredildiğini, elektrik dağıtım şirketinin tüzel kişiliği hakları, borçları ve yükümlülükte herhangi bir değişiklik olmaksızın sadece hisselerin el değiştirdiğini, davacının imzaladığı 24/07/2006 tarihli sözleşmenin 18.6 maddesinde yapılan düzenleme uyarınca davacı şirketin bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve kamu kuruluşlarından talepte bulunamayacağını, açılan davanın haksız olduğunu, ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davacı taraf, taraflar arasında kurulan sözleşme hükümlerine göre, davalı TEDAŞ’ın sorumlu olduğu dönemde gerçekleşen elektrik çarpması nedeniyle dava dışı üçüncü kişiye dava konusu edilen alacak miktarını mahkeme kararı ve ilamlı icra takibi sonucunda ödediği, sözleşmede yapılan düzenleme uyarınca; davacı tarafın, yaptığı bu ödemeyi davalı taraftan rücuen talep etme hakkına sahip olduğu, dava tarihinden önce, usulüne uygun şekilde temerrüt gerçekleşmediğinden (TBK m. 117) davacı tarafın dava tarihinden itibaren faiz talep edebileceği, taraflar arasında yapılan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ve davalı tarafın sorumlu olduğu dönemde gerçekleşen iş ve işlemler nedeni ile kesinleşen mahkeme kararı, icrada yapılan ödemeye göre davacı tarafın TEDAŞ’ın sorumlu olduğu dönemde rücuen talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 177.939,07 TL’nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...