Karar Metni
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 11. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İzmir Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15.06.2017 tarih ve 2016/131 E- 2017/72 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce verilen 26.06.2020 tarih ve 2017/1616 E- 2020/683 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 13.06.1994 tarihinde Raks Müzik ..A.Ş. ile yapmış olduğu sözleşmeyle, Raks Müzik bünyesinde toplam 3 adet albüm yapacağını taahhüt ettiğini, bu taahhüdün sonucunda müvekkilinin eserlerini içeren “Ben Bahara Hazırım (1995)” “Güneşten (1997)”, “Ay Işığında (1998)” albümlerinin ortaya çıktığını, müvekkili ile Raks Müzik arasında yapılan bu anlaşmanın 4.1 maddesi ile yapımcı Raks Müzik şirketine albümde yer alan eserlerin uzunçalar (plak), audio kaset, compact disk, çoğaltılacak kasetin tanıtım ve reklam amacına yönelik kısa metrajlı TV reklam filmi, klipleri yönünden yurt içinde veya yurt dışında her türlü özel veya devlet televizyon ve radyolarında ve de her türlü ses ve görüntü taşımaya ve yaymaya mahsus araç ve gereçlerde kısıntısız ruhsat halinde kullanma hak ve yetkileri devredildiğini, devrin ses taşıyıcılar haricinde kısa metrajlı TV reklam filmi ve klipler üzerindeki haklar olmak üzere tanıtım ve reklam amacına yönelik olduğunu, bu kapsamda müvekkiline ait kliplerin internet ve mobil telefon şebekeleri üzerinden pazarlanmasının bulunmadığını, müvekkilinin sadece eserlerin yer aldığı ses taşıyıcıların çoğaltılması ve yayması haklarını kullanma yetkisi verdiğini, Raks Müziğin 1999 tarihinde unvan değiştirerek Universal Müzik Yapım Organizasyon San. Tic. A.Ş. Unvanını aldığını, müvekkilinin sözleşmede belirtilen pursantajlarını bu şirketin ödediğini, 2012 yılında Universal şirketinin müvekkilinin eserlerinin yer aldığı albümlerin haklarını davalı şirkete devrettiğini, 5846 sayılı FSEK’in 49. maddesinin açıkça eser sahibinin yazılı muvafakat vermesini hak devrinin şekil şartı olarak belirtiği için bu devrin geçersiz olduğunu, Eser İşletme Belgelerine bağlı olarak müvekkili tarafından Raks Müzik şirketine verilen muvaffakat belgeleri herhangi bir hak devri niteliği taşımadığını, anılan muvaffakatlerin sadece Kültür Bakanlığından bandrol almak amacıyla sanatçı tarafından fonogram yapımcısına verilen belge olduğunu, davalının eserler üzerinde umuma iletim hakkı bulunmamasına rağmen eserleri internet üzerinden pazarlayıp müvekkiline pursantajlar dahil herhangi bir ödemede bulunmadığını, yasal düzenlemeye tam olarak vakıf olmayan müvekkilinin davalının eserler üzerinde herhangi bir hakkı olmamasına rağmen 14.02.2012 tarihinde noter aracılığıyla gönderdiği ihtarname ile cayma hakkını kullandığını, davalının yasanın 58. maddesinde öngürülen 4 hafta içinde caymaya karşı itiraz davası açmadığını, bu nedenle cayma hakkının kesinleştiğini, buna rağmen davalının internet ve cep telefonu operatörleri üzerinden şarkıları pazarlamaya devam ettiğini ileri sürerek, müvekkiline ait “Ay Işığında”, “Ben Bahara Hazırım” ve “Güneşten” adlı albümleri ve bu albümlerde yer alan müzik eserleri ile video kliplerin, davalı tarafından internet ve cep telefonu şebekelerini kapsayacak şekilde dijital olarak kullanılmasının, müvekkilinin mali haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, tecavüzün önlenmesine, durdurulmasına bu istem kabul görmemesi halinde caymanın gerçekleştiği 14.02.2012 tarihinden itibaren davalının müvekkilinin mali haklarına tecavüzünün tespitine, tecavüzün önlenmesine ve durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı yanca verilen muvafakatnamelerle eserin internet ortamında çoğaltma ve yayınına izin verildiği gibi, mali hakların 3. kişilere devrine de izin verildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının Raks Müzik Ltd. Şti. ile imzalamış olduğu sözleşme ile mali haklarını devrettiği, sözleşmenin 4.10. maddesinde çoğaltma, umuma arz, her türlü ses ve görüntü nakli gereçleri ile yayma hak ve yetkilerinin kısıntısız devredildiğinin belirtildiği, bu hükümde cep telefonu ve internet şubesi ile hak tasarrufu konu edilmediği, bu çeşit bir mali hak devri yapıldığının belirtilmediği, sözleşmenin imzalandığı dönemde FSEK’in 25. maddesinin düzenlemesi kapsamında internet ve dijital hak tasarrufunun bulunmadığı, sözleşmenin bu hakkı kapsar biçimde yorumlanmasının mümkün olmadığı, Raks Müzik şirketinin külli halefi olan Üniversal şirketinin sözleşme ile çeşitli müzik eserlerinin işletme belgelerini davalı şirkete devrettiği, bu devirde FSEK’in 49/2 maddesine uyulmadığı, davacının izni veya onayı alınmadığı, sözleşme maddesindeki “her türlü ses ve görüntü…hak ve yetkilerine kısıntısız sahiptir” ifadesinin dijital hak yönetimi yönünden hak sağlamasının kabul edilemeyeceği, davacının terditli taleplerinden bir nolu talebi kabulü gerektiğinden cayma nedeniyle tecavüzün tespiti ile ilgili talebinin incelenmesine gerek bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıya ait “Ay Işığında, Ben Bahara Hazırım Güneş’ten” albümleri kapsamındaki müzik eserleri, video klipleri, ses dosyalarının internet ve/veya cep telefon şebekeleri yoluyla dijital biçimde kullanımının davacının mali haklarına tecavüz oluşturduğunun tespitine, durdurulmasına, önlenmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına, davalı yanca, davacıya ait mali hakların dava dışı şirkete devrine ilişkin sözleşmenin ve davacı yanca 1998 yılında verilen muvafakatin eserin internet üzerinden umuma iletimini de kapsadığı savunulmuşsa da, müzik eserlerinin internet üzerinden umuma iletimine ilişkin mali hakkın 5846 sayılı FSEK’in 25. maddesinde 2001 yılında yapılan değişiklikle ihdas edilmiş olması, mali hakların devrine ilişkin sözleşmenin ve davacı yanca verilen muvafakatin değişiklikten önceki tarihlerde gerçekleşmesi ve FSEK’in 51. maddesinin, ileride çıkarılacak mevzuatın eser sahibine tanıması muhtemel mali hakların devrine veya bunların başkaları tarafından kullanılmasına müteallik sözleşmelerin batıl olduğuna ilişkin hükmü bir arada gözetildiğinde davalının anılan savunmasının dinlenilemeyecek olmasına göre, yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...