Karar Metni
MAHKEMESİ: BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 29.12.2016 tarih ve 2012/326 E. – 2016/712 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kısmen kabul-kısmen reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce verilen 05.02.2020 tarih ve 2017/3925 E. – 2020/267 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi duruşmalı olarak taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 06.04.2021 günü hazır bulunan davacı vekilleri Av. … ve Av. … ile davalılar vekilleri Av. … ve Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirketler arasında 02.10.2007 tarihli Rüzgâr Elektrik Santrali Projesi satışına ilişkin sözleşme ve bu sözleşmeye istinaden 08.10.2009 tarihli Rüzgâr Elektrik Santrali Projesi satışına ilişkin sözleşmede avans ödenmesine ilişkin protokol imzalandığını, müvekkilinin sözleşme kapsamında …ve Salihler rüzgar elektrik santrali projelerine ilişkin iş fikrinin müvekkil veya müvekkilin belirleyeceği iştirakine devredilmesi karşılığında sözleşmenin 4.3’üncü maddesine istinaden 3.750.000 USD+KDV olmak üzere toplamda 4.425.000 USD ve 1.000.000-TL’yi davalılara ödediğini, enerji piyasası mevzuatı kapsamında aynı bölgeye RES elektrik üretim tesisi kurmak için birden fazla müracaat olması halinde EPDK’dan lisans alınabilmesi için isteklilerin TEİAŞ tarafından düzenlenen ihalelere katılmaları gerektiğini, projeler ile ilgili aynı bölge için birden fazla başvuruda bulunulmuş olması sebebiyle TEİAŞ projelere ilişkin olarak 11. paket yarışma duyurusunu ilan ettiğini, müvekkili tarafından makul bir fiyat verilmesine rağmen ihalenin müvekkili aleyhine sonuçlandığını, bu sebeple EPDK tarafından lisans ve TEİAŞ tarafından bağlantı uygunluğu yazısı verilmediğini, bu kapsamda sözleşme ve protokol’de öngörülen bozucu şartın gerçekleştiğini ve ödenen 1. dilim tutarların ve avansların iadesinin talep edildiğini, davalıların belirtilen tutarı ödemediğini, davalıların sözleşmenin 10. maddesi uyarınca kendilerine ödenmiş tutarları iade etmediklerini, sözleşme kapsamında yer alan yükümlülükleri yerine getirmediklerini, sözleşmenin 10. maddesinde öngörülen olumsuz bozucu şarta bağlı olarak, bozucu şartın gerçekleşmesiyle birlikte ödenen avansın iadesi gerektiğini ileri sürerek davalıların temerrüde düştükleri tarih olan 02.11.2011 tarihinden ödenen bedelin iade edileceği güne kadar avans faizi oranında işleyecek temerrüt faizi ile beraber 3.750.000-USD + KDV’nin (toplam 4.425.000 -USD ) ödeme günündeki kur karşılığı TL’nin ve 1.000.000 TL avans bedellerinin davalıların tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davanın reddini savunmuştur.
Davalılar vekilleri ayrı ayrı asıl davanın reddini savunmuş, birleşen davada taraflar arasında imzalanmış olan 02.10.2007 günlü Rüzgar Elektrik Santralı projesi satışına ilişkin sözleşmesi gereğince 05.02.2008 günü faksla gönderildiği anlaşılan fatura ve senet teslim tutanağına göre ve 05.10.2009 tarihli sözleşmeye göre iş devam ederken alıcı …’nin müvekkillerine avans ödemesine ilişkin protokolde bahsi geçen, keşidecisi DOG-TAŞ DOĞANLAR MOBİLYA İMALAT ENERJİ ÜRETİM SANAYİ A.Ş. olan, teminat amacı ile davalıya verilen 01.02.2008 keşide tarihli vade tarihi boş 1.875.000 USD bedelli senet, keşide ve vade tarihi boş 500.000 TL bedelli senet ile yine davacı MELTEM TURİZM TEKSTİL İNŞAAT TİCARET YATIRIM A.Ş tarafından keşide edilerek, teminat amacı ile davalıya verilen keşide ve vade tarihi boş 500.000 TL bedelli senet ve 01.02.2008 keşide tarihli vade tarihi boş 1.875.000 USD bedelli senetlerin, davalıya teminat amaçlı verilmiş olması sebebi ile davalıdan istirdadını, taraflar arasındaki 02.10.2007 günlü sözleşme nedeni ile davalı tarafından ödenmeyen 2. dilim alacak olarak 3.750,000 USD karşılığı olan 7.237.25,00’den avans olarak ödenen 1.000.000,00 TL düşüldükten sonra geriye kalan 6.237.125.00 TL’nn davalıdan tahsili ile %50’şer oranında davacılara verilmesini talep etmişlerdir.
İlk derece mahkemesince, sözleşme hükümlerinin bir bütün olarak değerlendirilmesinde asıl davada davalı/karşı davacının projelere bağlantı uygunluğu ve lisans alınmasını üstlenmediği, sadece bağlantı uygunluğu ve lisans alabilecek nitelikteki projeleri hazırlayıp devretmeyi yüklendiği, davacının lisans alınmasına yönelik bir garantinin mevzu bahis edilmediğini, bu nedenle davalı/karşı davacının lisans alınamamasından sorumlu tutulamayacağı, davacı/karşı davalının TEİAŞ tarafından bağlantı uygunluk yazısı verildikten 1 ay sonra ikinci dilim ödemeye mahsuben 1.000.000.-TL ödemesi ile de, davalıların birinci dilime ilişkin yükümlülüklerini ifa etmesi karşısında bağlantı uygunluk yazısı ile de ikinci dilim ödemeye hak kazandukları yönünde kanaat oluşturduğu, EPDK tarafından lisans uygunluk yazısının verilmemesinin projelerinin uygun olmamasından değil davacı/karşı davalının yarışmayı kazanamamasından kaynaklandığı, sonuç olarak da sözleşme kapsamında yükümlülüğünü yerine getiren davalı/karşı davacının öngörülen ikinci ödeme diliminin ödenmeyen kısmının talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile, toplam 6.237.124-TL’nin (3.118.562-TL’sinin Doğtaş, -/-
3.118.562-TL’si Meltem Turizme ait olmak üzere) 22.11.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine, sözleşme kapsamında (İstanbul 01/02/08 tanzim tarihli, 1.875.000 USD tutarlı ve Doğtaş Doğanlar Mobilya İmalat Enerji Üretim San. A.Ş. tarafından tanzim ve imza olunmuş, diğer İstanbul 01.08.08 tanzim tarihli, 1.875.000 USD tutarlı ve Metem Turizm Teksitl İnşaat Ticaret Yatrım A.Ş. tarafından tanzim ve imza olunmuş toplam 2 adet emre muharrer senet ) asıl dosya davacısına verilen teminat senetlerinin iade edilerek, birleşen dosya davacılarına verilmesine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince; asıl davada davalı yanların sözleşmesel edimlerini yerine getirdiği, ücrete hak kazandığı, teminat senetlerinin iadesi gerektiği, akdi ilişkinin yabancı para cinsinden oluşu, davalı yanın da birleşen davada döviz alacağı talep etmesine göre bu yönde hüküm kurulmasının gerektiği, birleşen davada temerrüd tarihi belirlenirken; davalılardan Doğ-Taş…’nin temerrüd ihtarının bulunması ve tebliğ ile verilen önelin göz önüne alınması gerektiği, diğer davacı Metem…A.Ş.’nin dava öncesi temerrüd ihtarı bulunmadığı, bu davacı açısından temerrüdün dava tarihinde başladığı, bu nedenle asıl davada davacı yanın istinaf taleplerinin reddine; davalı/ birleşen davada davacı yanın istinaf başvurusunun ise alacak belirlenirken kök ilişkinin döviz cinsinden olşu nazara alınarak dövize ve 3095 sayılı Yasa 4/a maddesine göre faize ilişkin istemlerinin kabulüne diğer istinaf taleplerinin ise reddine karar verilerek İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/326 Esas ve 2016/712 Karar sayılı kararının HMK 353/1-b-3 maddesi gereğince kaldırılmasına, ilk derece mahkemesine açılan davada asıl davanın yerinde görülmediğinden reddine, birleşen dava olan İstanbul (Kapatılan) 46. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/217 Esas ve 2013/217 Karar sayılı dosyasında davanın kabulü ile, 1.615.919,22 USD nin davalı ….’den alınıp, davacı Metem Tur. Tek. İnş. Tic. Yatırım A.Ş.’ye verilmesine; bu miktara birleşen dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca temerrüd faizi uygulanmasına; 1.615.919,22 USD nin davalı ….’den alınıp davacı Doğ-Taş Doğanlar Mobilya İmalat Ener. Ür. San. A.Ş.’ye verilmesine; temerrüd tarihi olan 24.11.2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi temerrüd faizi uygulanmasına, teminat senetleri ile ilgili olarak; 01.08.2008 tanzim tarihli keşidecisi Doğ-Taş Doğanlar Mobilya İmalat Ener. Ür. San. A.Ş. olan 1.875.000 USD bedelli emre yazılı kambiyo senedi ile yine 01.08.2008 tanzim tarihli keşidecisi Metem Tur. Tek. İnş. Tic. Yatırım A.Ş. olan 1.875.000 USD bedelli emre yazalı kambiyo senedinin davalı …. den istirdadı ile adı geçen davacılara iade edilmesine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava, rüzgar elektrik santrali projesi satışına ilişkin sözleşmedeki şartın gerçekleşmemesi nedeniyle avans olarak ödenen tutarların iadesi; birleşen dava ise edimlerin yerine getirilmiş olması nedeniyle bakiye bedelin tahsili ve teminat olarak verilen senetlerin iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 02.10.2007 tarihli “Rüzgar Elektrik Santralı Projesi Satışına İlişkin Sözleşme” başlıklı toplam 12 maddeden ibaret sözleşme ile 08.10.2009 tarihinde “02.10.2007 tarihli Rüzgar Elektrik Santralı Projesi Satışına İlişkin Sözleşmeye İşin Devamı Esnasında Alıcı Tarafından Satıcıya Avans Ödenmesine İlişkin Protokoldür” başlıklı protokol düzenlenmiştir. 02.10.2007 tarihli sözleşmenin 2. maddesinde satıcıların …ve Salihler rüzgar elektrik santralı projelerini geliştirdikleri ve madde 4’te tanımlanan sözleşme bedeli karşılığında tüm mali ve hukuki haklarının alıcı Ak Enerji’ye veya Ak Enerji’nin belirleyeceği bir iştirakine devredecekleri; 3. maddesinde, bu maddede sayılan tüm hususları satıcıların beyan ve tekeffül ettikleri; 4. maddesinde ise alıcının satış bedelini ne suretle ödeyeceği belirtilmiştir. Sözleşmenin 3. maddesi kapsamındaki yükümlülüklerin davalılar tarafından yerine getirildiği, buna mukabil davacının 1. dilim ödeme olarak 3.750.000 USD ile 2. dilim ödemeye mahsuben 1.000.000 TL avans ödemesi yaptığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının TEİAŞ’ın açtığı yarışmaya girmesine rağmen yarışmayı kazanamaması ve EPDK’dan lisans alamaması nedeniyle 2. dilim ödemeyi yapma yükümlülüğü altında bulunup bulunmadığı ve ödenen 1. dilim ödemenin geri istenip istenemeyeceği hususunda toplanmaktadır.
Taraflar arasında düzenlenen 02.10.2007 tarihli sözleşme 12 maddeden ibaret olup, sözleşmenin 4. maddesinde satış bedeli toplam 7.500.000 USD + KDV olarak gösterilmiş, 4.1 maddesinde, “projelere ilişkin EPDK tarafından açıklanan koordinatların ilan edilip itiraz süresinin tamamlanmasından itibaren o paftada yer alan alanın rüzgar enerjisi üretmesi için alıcıya tahsis edildiği belgelenmiş olur ve bu sürecin sonunda projelerin devri tamamlanmış olup, satıcı sözleşmedeki yükümlülüklerinin 1. kısmını yerine getirmiş sayılır.” hükmü düzenlenmiştir. 4.3 maddesinde ise, satıcının 4.1 maddedeki yükümlülüğünü yerine getirmesi ve alıcı ile satıcı arasında danışmanlık hizmetine ilişkin bir sözleşmenin imzalanmasını takiben 1. dilim olan 3.750.000 USD+KDV ödemesinin satıcılara yapılacağı ve satıcılarında buna mukabil Ak Enerji lehine 1.875.000 USD tutarında iki ayrı senet verecekleri, 2. dilim ödemenin ise TEİAŞ tarafından verilecek olan bağlantı uygunluk yazısı kapsamında EPDK’nın lisans verilmesinin uygun bulunduğuna dair olumlu yazısının firmaya ulaşmasını mütakip yapılacağı ve ödeme ile birlikte alınan her iki senedin de satıcılara iade edileceği kararlaştırılmıştır.
Aynı sözleşmenin 10. maddesi ise “Sona Erme” başlıklı olup 1. fıkrada, sözleşmenin imza tarihinden itibaren başladığı, EPDK tarafından proje koordinatlarının ilan edilip itiraz süresinin sona ermesi ile satıcıların ilk yükümlülüklerini yerine getirmeleriyle birlikte ilk kısmın sona ereceği; 2. kısımda ise TEİAŞ’ın bağlantı uygunluk yazısını vermesi veya alıcı tarafından iletim hattının kurulmasını talep ederek uygunluğa onay vermesi halinde EPDK’nın alıcıya lisans uygunluk yazısını göndermesi kaydıyla sözleşme şartlarının yerine getirilmiş olacağı kararlaştırılmıştır. 2. fıkrada ise TEİAŞ tarafından bağlantı uygunluk izni verilmez ve EPDK tarafından lisans verilmez ise satıcının ilk ödeme dilimi olan 3.750.000 USD’yi geri ödeyeceği ve buna mukabil alıcınında 1. dilim ödeme nedeniyle aldığı senetleri satıcıya iade edeceği kararlaştırılmıştır.
Sözleşmenin bu 2 maddesinde taraflar, açıkça sözleşmenin iki kısım olduğunu ve ancak ilk kısımdan sonra 2. kısımda TEİAŞ’ın bağlantı uygunluk yazısı vermesi ve EPDK’nın da lisans uygunluk yazısı vermesi kaydıyla sözleşme şartlarının yerine getirilmiş olacağını kararlaştırmışlardır. Ayrıca, sözleşme 2 kısım olarak kabul edildiği gibi buna bağlı olarak ilk dilim ödemenin 1. kısım sonunda; 2. dilim ödemenin ise 2. kısım sonunda yapılacağı kabul edilmiştir. Gerek 4.3 maddede, gerekse 10/2 maddede TEİAŞ’ın bağlantı uygunluk yazısı vermesi ve EPDK’nın da alıcıya lisans uygunluk yazısı vermesi koşuluyla sözleşmenin yerine getirilmiş olacağı kararlaştırılmış olduğundan Bölge Adliye Mahkemesi’nin ancak projelerin yetersiz olması nedeniyle lisans alamama halinde bozucu şartın gerçekleşeceği, oysa projenin uygun ve yeterli olduğu ve bu suretle davalının tüm edimini yerine getirdiğine dair gerekçesi sözleşmenin bu hükümleri karşısında doğru görülmemiştir. 1. dilim ödeme yapılırken ödeme miktarınca senet alınması, 2. kısımda öngörülen şartın gerçekleşmesi halinde 1. dilim ödemenin iadesinin yapılacağı ve senetlerin bunun teminatı olduğunu göstermektedir. Her ne kadar lisans alma konusunda satıcıların sözleşme gereğince yükümlendikleri bir edim bulunmamakta ise de, bu hususun sözleşme hükümlerine göre bir önemi bulunmamaktadır. “EPDK’dan lisans alınması” sözleşmede 2. dilim ödemenin yapılması için şart olarak kabul edilmiş olup, lisans alınamadığı hususu da uyuşmazlık dışı bulunduğundan davacı alıcının ödeme yükümlülüğü doğmadığı gibi sözleşmenin 10/2 maddesi gereğince lisansın alınmamış olması nedeniyle de bozucu şart gerçekleşmiş olup 1. dilim ödemenin de iade edilmesi gerekmektedir.
Ancak, hiç kuşkusuz TBK’nın 175. maddesi gereğince alıcı, dürüstlük kuralına aykırı olarak şartın gerçekleşmesine engel olmuş ise şartın gerçekleştiğini kabul etmek gerekecektir. Bu konuda ispat külfetide bu hususu ileri sürene ait bulunmaktadır. Gerek ilk derece mahkemesince gerekse Bölge Adliye Mahkemesince bu hususta raporlar alnmıştır. 30.12.2014 tarihli raporda, “teklif verilen 11. paket fiyatları ve o tarihte elektrik piyasasında oluşan fiyatlar birlikte değerlendirildiğinde alıcı tarafından yapılan tekliflerin ortalama değerler içerdiği ancak önceki yarışmalarda ortaya çıkan fiyatın altında bir teklif olduğu”; 04.09.2015 tarihli ek raporun çoğunluk görüşünde “Akenerji tarafından verilen teklifin diğer teklifler dikkate alındığında aşırı düşük değil ortalama bir teklif olduğu, ancak bu tür bir yarışmayı kazanmak isteyen basiretli bir tacirin teklif edeceği fiyat olmaktan uzak bulunduğu”, bu raporun ayrık görüşünde ise “Akenerji tarafından verilen tekliflerin uygun, makul, ortalama teklifler olduğu, Akenerji şirketinin bilinçli olarak düşük teklif verdiği yönünde bir saptamanın doğru bir değerlendirme olmayacağı”; 07.09.2016 tarihli 2. heyet raporunda “Akenerji şirketinin yarışmada düşük fiyat verdiği tespitini yapmanın mümkün olmadığı” 02.10.2018 tarihli raporda ise “Akenerji tarafından verilen teklifin normal koşullarda makul olduğu, Akenerji tarafından verilen tekliflerin ihaleyi almamak için verilmiş makul olmayan teklifler olduğunu söylemenin mümkün olmadığı” tespitlerine yer verilmiştir. Bu durumda alınan tüm raporlarda, genel olarak davacı yanca verilen teklifin makul-ortalama teklifler olduğu belirtilmiş olmakla davacının şartın gerçekleşmesini engellemek amacıyla davrandığı, iyiniyetli olmadığı, dürüstlük kuralına aykırı davrandığı söylenemeyecektir. Her ne kadar 01.10.2019 tarihli raporda, davacının yarışmayı kazanabilir nitelikte olmayan teklif vermesi nedeniyle yarışmayı kaybetmekteki tüm kusur ve sorumluluğun Akenerji’ye ait olduğuna yönelik belirlemeler yapılmış ise de, zaten Akenerji’nin verdiği teklifin yeterli olmaması nedeniyle yarışmayı kazanamadığı açık olduğundan ve ayrıca bu konudaki kusur ve sorumluluğun Akenerji’ye ait olduğu yönündeki değerlendirmenin de davaya katkısı bulunmayıp, verilen teklifin makul olup olmadığı yönünde bir görüş bildirilmediğinden rapordaki görüş, farklı kanaate varmayı gerektirmemektedir. Kaideten ticaret hayatında amaç, her ne olursa olsun yarışma kazanmak/ihale almak değil, yapılacak yatırımdan/ girişilen işten kâr elde etmektir. Alıcının, ticari menfaatini gözeterek teklif vermesi ticari hayatın gereği olup, kendi menfaatini gözardı etmesi kendisinden beklenemeyeceğinden ve somut olayda alınan raporlara göre de alıcının dürüstlük kuralına aykırı davrandığı söylenemeyeceğinden Bölge Adliye Mahkemesi’nin bu konudaki kabulü de doğru olmamış; kararın davacı-davalı Ak Enerji A.Ş. yararına bozulması gerekmiştir.
2- Kabule göre de, birleşen davada davacılar dava dilekçesinin netice ve talep kısmında “… ödenmeyen 2. dilim bakiye alacağımızdan kalan 3.750.000 USD (3.750.000*1.9299=7.237.125 TL) – 1.000.000 TL, toplam 6.237.125 TL’nin…” demek suretiyle TL cinsinden talepte bulunmuş olmalarına rağmen mahkemece, birleşen davada döviz üzerinden kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır.
3- Yine kabule göre, birleşen davada davacılar keşide ve vade tarihi boş 2 adet 500.000 TL tutarında senedin de iadesini talep etmelerine rağmen mahkemece bu hususta olumlu/olumsuz bir karar verilmemesi dahi doğru değildir.
4-Bozma sebep ve şekline göre, birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...