MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.04.2021
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 14.11.2019 tarih ve 2019/632 -2019/1186 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2015/14730 esas sayılı dosyası ile taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap alacağı olan 4.893,59 TL için icra takibi yaptıklarını, yapılan icra takibine davalı tarafından gerek borca gerekse icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz sonucu takibin durduğunu, yetki itirazını kabul etmediklerini, davalı tarafın malların ayıplı olduğunu iddia ettiğini, ancak ayıpla ilgili herhangi bir ihbar ya da tespit olmadığını ileri sürerek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirkete gönderilen emtiaların ayıplı olduğunu, ayıba ilişkin ihbarın davacıya bildirildiğini, iade faturası ile iade edilmek istendiğini ancak davacı şirket malları teslim almadığını savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı tarafın malların ayıplı olduğunu ileri sürdüğü, malların ayıplı olup olmadığı hususunda araştırma yapılmadan önce davacının süresi içerisinde muayene ve ihbar külfetini yerine getirmiş olması gerektiği, yazılı ihtar 28.10.2015 tarihinde noter aracılığıyla yapılmış ise de ihtar içeriğinden de anlaşılacağı üzere mallardaki ayıbın 16.07.2014 tarihinde ortaya çıktığı, bu tarihten itibaren yasal süresi içerisinde ayıbın davacı tarafa bildirildiğine dair kayıt sunulmadığı, açık ayıplarda TTK’nın 23/1-c maddesi uyarınca malın tesliminden itibaren alıcının sekiz gün içerisinde muayene ve ihbar külfetini yerine getirmesi gerektiği, TTK’nın 18. maddesine göre tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbar veya ihtarlar noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza ile yapılmış e-posta sistemi ile yapılacağı, davalının süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığı, satılan malların fatura bedelleri ve hesap muavininde kayıtlı tutarın miktarı konusunda ihtilaf bulunmadığından ihtilafın yalnızca ayıp nedeniyle sözleşmeyi fesih ve malların iadesi ve yine buna bağlı olarak fatura bedellerinden sorumlu olunup olunmadığı noktasında olduğu, davacının takip miktarınca davalıdan alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2015/14730 sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptaline, takibin 4.893,59 TL asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, 4.893,59 TL’nin %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir. Mahkemece tacirler arasında ayıp ihbarının TTK’nın 18/3 maddesine göre yapılacağı, davalının süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabülüne karar verilmiş ise de TTK m.18/3’deki tacirler arasındaki bildirim usulleri geçerlilik şartı değil ispat şartıdır. Kaldı ki ayıp ihbarı TTK 18. maddesinde sayılan işlemlerden değildir. Davalı tarafça 16.07.2014 tarihli fax ile ayıp ihbarında bulunulduğu ileri sürülmüş olup faksın davacı adresine ulaştığı davalı tarafından ispat edildiği takdirde faksla yapılan ayıp bildirimi ile ayıp ihbarının yapıldığının kabulü gerekir. Mahkemece bu konuda araştırma yapılarak dosyada bulunan faksın davacıya ait olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...