Karar Metni
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 28.12.2017 tarih ve 2014/1011 E. – 2017/1090 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nce verilen 23.05.2019 tarih ve 2018/1163 E. – 2019/739 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı ile davalı Mekal Makine Ltd. Şti. arasında akdedilen 25.09.2013 tarihli sözleşme uyarınca davalıdan satın alınan mallara karşılık toplam 433.500-TL tutarlı 9 adet çek verdiğini, ancak davalının malları teslim etmediğini, yapılan araştırma neticesinde ise davalı şirketin kötüniyetle hareket ettiğinin ve çekleri tahsil etmek amacıyla kötüniyetli 3.şahıslara devrettiğinin öğrenildiğini, davalıların birlikte hareket ederek davacının zarara uğramasına neden olduklarını ileri sürerek davacının dava konusu çekler nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, çeklerin istirdatına, aksi halde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12.02.2014 tarihli dilekçesi ile davalı … hakkındaki davalarından, 23.12.2014 tarihli dilekçesi ile davalı … Aksesuar Ltd. Şti. hakkındaki davalarından feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davalı Gülderen Sac A.Ş. vekili, davalının meşru hamil olup davacının davalı Mekal Makine Ltd. Şti. ile arasındaki şahsi def’ileri davalıya karşı ileri süremeyeceğini, davalının cari hesap alacağına mahsuben bu çeki aldığını, dolayısıyla davalının, davacı ile davalı Makel Makine Ltd. Şti. arasındaki ilişkinin mahiyetini bilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı LTS Tekstil Ltd. Şti. vekili, davalının çekte 3.kişi olup davacının şahsi defilerinin davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, davalının, davalı Makel Makina Ltd. Şti.’nden leasingli olarak bir taşınmaz satın aldığını ve leasing çıkana kadarki dönem için davalıya teminat çekleri verdiğini, davalının çeklerin bir kısmını kullandığını, bu arada leasingden para bu davalının hesabına geçince davalının kullandığı teminat çeklerinin yerine dava konusu çeki verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, 25.09.2013 tarihli sözleşmenin bağlantı satış sözleşmesi başlığı ile ve davacı Mega Mobilya ile davalılardan Mekal Makine arasında imzalandığı ve alıcı Mega Mobilya tarafından toplam tutarı 433.500,00-TL olan 9 adet çekin satıcıya verildiğinin hüküm altına alındığı, davacı tarafından keşide edilip davalı Mekal Makine’ye verilen 9 adet çekin; tümünde keşideci davacı ve Mekal Makine lehtar olduğu, davalı LTS Tekstil’e davalı Mekal Makine tarafından ciro edilen 15.01.2014 tarihli ve 65.000,00-TL bedelli çekin, LTS Tekstil’in adı geçen davalı şirketten olan alacağına mahsuben ciro edilmiş olduğunun tespit edildiği, davacı vekili davalı … Aksesuar ve davalı … yönünden çekleri teslim aldıklarını beyanla bu davalılar açısından davadan feragat ettiklerini bildirdiği, davalı Mekal Makine tarafından diğer davalı Gülderen Sac A.Ş’ye ciro edilen çek bakımından hamilin çeki bile bile borçlu keşideci zararına iktisap ettiği yönünde bir delil sunulamadığı, davalılar LTS Tekstil, Gülderen Sac, … yönünden talebin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı … Aksesuar ve … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davanın davalı Mekal Makine yönünden kabulü ile davacı ve bu davalı arasındaki 25/09/2013 tarihli sözleşmenin feshi ile sözleşmeye konu çekler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, diğer davalılar LTS Tekstil, Gülderen Sac ve … yönünden yerinde görülmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...