Karar Metni
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/225 E., 2022/536 K.
DAVALILAR : … vd.
DAVA TARİHİ :
KARAR : Usulden ret
Taraflar arasındaki geçit hakkı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 246 parsel sayılı taşınmazın maliki olup geçit ihtiyacı olduğunu belirterek davalılara ait parsellerden geçit hakkı tesisini talep etmiştir.
II. CEVAP
Cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 28.04.2015 tarihli ve 2012/713 Esas, 2015/112 Karar sayılı kararı ile; en uygun geçit güzergahının bilirkişi raporunun ekinde bulunan krokide 3 numaralı alternatif olduğunu, bu güzergah üzerinde diğer güzergahlardan farklı olarak ağaç bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne 246 parsel sayılı taşınmaz lehine 235, 236, 237 ve 223 parsel sayılı taşınmazlardan 3 metre genişliğinde geçit irtifakı tesisine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 28.04.2015 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 01.04.2021 tarihli ve 2021/752 Esas, 2021/2429 Karar sayılı kararıyla; “Mahkemece, geçit güzergahının bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) olacak şekilde, uzman bilirkişilerden hüküm kurmaya ve infaza uygun, denetime elverişli ölçekli kroki ve rapor alınarak sonucuna göre uyuşmazlığı sona erdirecek, infazı mümkün bir karar tesis edilmesi gerekirken, bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmeden 4 metre genişliğinde yol belirleyen krokili rapora atıf yapılarak yazılı şekilde infaza elverişsiz karar verilmesinin doğru görülmediği;
Kabule göre, saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedelin taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmesi gerektiğini, genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi gereğince uzman bilirkişilerden rapor alınarak geçit irtifakının … değerinin karar tarihine yakın bir tarihte belirlenip depo ettirilmesi gerekirken bozmaya konu 13.06.2013 tarihli rapora göre geçit bedelinin depo ettirilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda yapılan keşif sonrasında bilirkişilerden alınan 05.01.2022 tarihli raporda; toplam geçit hakkı irtifak bedelinin 56.085,00 TL. olduğunun bildirildiği, davacı vekilinin verilen süre içerisinde geçit hakkı bedelini depo etmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Mahkeme veznesine geçit hakkı bedeli olarak belirlenen 6.576,TL nin 8 yıl önce depo edildiğini, 56.085,00 TL geçit hakkı bedelinin mükerrer bir şekilde depo edilmesine ilişkin kararın her türlü hak, hukuk ve adalet kavramına aykırı olduğunu,
2. Depo edilen bedelin güncellenerek bakiye miktar kalması halinde bu kalan miktarın yatırılması için süre verilmesi gerektiğini ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, geçit hakkı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının subjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
2. Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır.
3. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 … maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer … sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davcı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...