MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.12.2021
Karşı OyYok
Dava Konusu: Banka çek Rücu şirketler

Karar Metni

MAHKEMESİ : ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 9. HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Ceyhan 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 02.04.2018 tarih ve 2016/321 E- 2018/175 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nce verilen 16.01.2020 tarih ve 2018/1638 E- 2020/25 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, şirketin davalı bankanın müşterisi olduğunu, almış olduğu ihalelerin hak ediş ve alacaklarını davalı bankadaki hesap aracılığıyla talep ile tahsil edildiğini, davalı bankanın davacı şirket hesaplarına şirketin ihale alıcısı olduğu belediyelerden aktarılan hak ediş ve alacaklarını vekil sıfatıyla bankalar nezdinde de para çekme yetkisi bulunmayan diğer davalı … adlı kişinin nam ve hesabına, davalı banka tarafından 04/01/2010 ile 03/10/2011 tarihleri arasında yüklü miktarda ödemeler yapıldığını, maddi ve manevi zararların tazminine yönelik tüm haklar saklı kalmak kaydı ile dava aşamasında bilirkişi marifeti ile banka kayıtlarının incelenmesine ve davalı tarafından davacı şirketin nam ve hesabından çekilen toplam paranın tespit edilmesi ile şimdilik 1.000,00 TL’lik alacağının dava konusu paranın çekildiği tarihlerden itibaren hesaplanacak olan bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi oranı ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiştir.
Davalı banka vekili, davacı şirketin davalı …’na vermiş olduğu vekaletname ile bankalardan tahakkuk etmiş ve edecek olan hak edişleri talep edip almaya, ahzu kabza, ibra etmeye bu hususta gerekli evrak, fiş makbuz ve çek ve belgeleri imzalamaya yetkili vekil kıldığını, keza 18.05.2011 tarihinde davacı şirket yetkilisinin davalı bankayı hesaplar bakımından ibra ettiğinden ve haksız açılan davacının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin davalı …’nu vekil tayin ettiği, T.C. Adana 4. Noterliği’nin 04/01/2010 tarihli 00110 yevmiye nolu genel vekaletname ile Isparta Belediyesi’nden ve Hacılar/Kırıkkale Belediyesi’nden EFT ile gönderilen paraların ödenmesi hususunda davalı bankaya yetki verildiği, davacı şirketin 18/05/2011 tarihli ibraname ile davalı bankanın tüm hesaplardan yapılan işlemleri gayr-i kabili rücu olarak ibra eylediğini beyan ettiği, davalı bankanın genel vekaletnameye istinaden ilgili tarihler arasında Isparta Belediyesi’nden ve Hacılar/Kırıkkale Belediyesi’nden gelen tutarları ile vekil …’na ödeme yetkisine sahip olduğu, belediyelerden gelen EFT toplam tutarının 1.591,53 TL, davalı bankanın davacı şirketin hesabından toplam 957.257,00 TL ödediği, davalı bankanın genel vekaletname ile verilen yetki dahilinde işlemleri gerçekleştirdiği, davalılardan tahsil edilip, davacıya iade edilmesi gereken miktarın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 2018/1638 esas ve 2020/25 karar sayılı ve 16/01/2020 tarihli kararı ile ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine ilişkin verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İşbu karara karşı davacı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...