Karar Metni
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 23.10.2018 tarih ve 2018/912-2018/1347 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının, davalı ile aralarında ticari ilişki kapsamında cirolayarak 4 adet çek verdiğini, çeklerin karşılıksız çıktığının bildirilmesi üzerine bu çeklerin yerine geçmek üzere 3 adet toplam 200.000.- TL bedelli çekler verilerek borcun ödendiğini, davalının karşılıksız çıkan 4 çeki iade etmeyerek icra takibine konu ettiğini ileri sürerek, henüz tahsil edilmemiş 100.000.- TL bedelli çek yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalıya ödeme yapılır ise bedelin istirdadına, bedeli tahsil edilmiş toplam 100.000 TL bedelli 2 adet çekin 84.484,36 TL’nin davalıdan istirdadına, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ispat yükünün davacıda olduğunu, davalıya daha sonra verilen çeklerin başkaca ilişkilere ilişkin olduğunu, çeklerin iadesine ilişkin yapılmış bir anlaşma olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin usuli bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı şirketin ticari defterlerinde davacının dava dışı Artucan … Ltd.Şti.’den devralarak ciro ile davalıya teslim ettiği 4 adet çekin karşılıksız çıktığı, davalının bu çeklerle ilgili olarak defterine iade olarak kaydetmesine rağmen çekleri fiziki olarak davacıya iade etmediği, bu çekleri takibe konu etmesi üzerine çek bedellerini dava dışı keşideci şirketten tahsil ettiği, davaya konu edilen 4 adet çek bedelinin davalıya daha önce verilen 4 çek bedeli ile aynı olduğu, çeklerin önceki çek bedellerinin tahsili için verildiğinin anlaşıldığı, dava konusu 2 adet çekin tahsil edildiği, diğer çek yönünden tedbir kararı verildiği, dava konusu çeklerden alacaklı olmamasına rağmen takibe konu eden davalının takip başlatmakta köü niyetli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 98.800.-TL yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, 85.684,36 TL bedelin davalıdan istirdadına, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 4 adet çeke dayalı borcun yenilenmesi için verilen 3 adet çekten dolayı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK 133. maddesine göre, “Yeni bir borçla mevcut bir borcun sona erdirilmesi ancak tarafların bu yöndeki açık iradesi ile belli olur. Özellikle mevcut borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması veya yeni bir alacak senedi düzenlenmesi, tarafların açık yenileme iradeleri olmadıkça yenileme sayılmaz.” Davacı her ne kadar dava konusu çeklerin, daha önceden kendisine iade edilmesi gereken çeklerin yenilemesi mahiyetinde verildiğini ve o çek bedellerinin de ödendiğini iddia ederek borcun sona erdiğini belirtmiş ise de, yukarıda bahsi geçen TBK 133. madde kapsamında, borç yenilemesi olduğunu usulüne uygun delillerle ispatlayamamıştır. Davalı da bu çeklerin öncekilerden bağımsız müstakil bir borç ilişkisi için kendisine tevdi edildiğini savunduğundan, senede karşı senetle ispat kuralına göre davacının iddia ve delillerinin sorularak varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...