Karar Metni
MAHKEMESİ : ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 13/12/2017 tarih ve 2014/1349 E- 2017/1379 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kısmen kabulüne dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 20/03/2019 tarih ve 2018/532 E- 2019/417 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı …’nun müvekkilinin ortağı ve işlerden tek başına sorumlu genel müdürü olarak yıllarca çalıştığını, 01/02/2013 tarihinde de yönetim kurulu ve genel müdürlük görevinden istifa ettiğini ve hisselerini de devrederek müvekkili ile ilişkisini kestiğini, davalı … ayrıldıktan bir süre sonra şirket kayıtları incelendiğinde, bugüne kadar üretim ve satışı yapılan birkaç ürünün 2012 yılı içinde satımının tamamen durduğunun tespit edildiğini, araştırma derinleştirildiğinde bu ürünlere ilişkin tüm AR-GE çalışmalarının ve üretim bilgilerinin ana server ile tüm bilgisayarlardan silindiği ve bu ürünlerin davalı İnomes Şirketi tarafından üretilerek satışı yapıldığının tespit edildiğini, bu firmanın 05.04.2012 tarihinde kurulduğu ve şirket ortaklarından birinin, …’nun eşi … …, diğer ortağın ise bu ürünlerden birini sattıkları Sun Rise firmasının sahibi …’nin kızı … olduğunun tespit edildiğini bilgilerinin … tarafından yok edildiğini ve çalışmaların ve teknik bilgilerin, davalı şirkete aktarıldığını, bu durumların TTK 56/d. maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, davalı şirketin elde ettiği menfaat, kar ve kazanımın tespiti ile karın elde edildiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, şimdilik 15.000.- TL belirsiz alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Talebini daha sonra 346.926,19 TL’ye çıkarmıştır.
Davalılar vekili, müvekkili …’nun, davacı şirkette genel müdürlük görevinde çalıştığını, 01/02/2013 tarihinde noter kanalıyla istifasını ilettiğini, davacı şirketin yangın ve hırsız güvenliği konusunda faaliyet gösteren bir firma olduğunu, ürünlerin tamamına yakının … tarafından tasarlandığını, davaya konu ürünlerin hiçbirisinin davacı şirket tarafından tasarlanan ürün olmadığını, ürünlerin haklarının Encore firmasına ait olduğunu, fason imalat sözleşmesi ile Sunrise firmasına ürettirdiğini, bu firmanın üretimini davacı ya da davalı şirkete yaptırmakta tamamen özgür olduğunu, nitekim tercihin davacıdan müvekkiline yöneldiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, yönetim kurulu üyelerinin rekabet yasağının TTK 396. maddesinde düzenlendiği, davalı …’nun görev süresi içerisinde rekabet yasağının devam ettiği, davacının genel müdürü olan davalı … eşi ile dava dışı fason üretici bir firmanın yetkilisi olan …’nin kızının ortak olarak 05/04/2012 tarihinde diğer davalı İnomes Elektronik şirketini kurdukları, dava dışı fason üretici firmanın davacı firmaya verilen siparişi iptal ederek davacı firmanın seri üretim için tedarik ettiği malzemelere ve seri üretimi fiilen gerçekleştirecek olan Hitek isimli şirkete davalı … vasıtasıyla doğrudan eriştiği, yine davalı İnomes Şirketi’nin davacı şirketin o dönem müdürü olan davalı … aracılığıyla lehine menfaat temin etmesinin haksız rekabet oluşturduğu, haksız rekabet nedeniyle ekonomik menfaati zarar gören davacının zararını talep edebileceği, davalı şirketin 2012 yılında raporlanan satışlarının tamamına yakınının haksız rekabete konu olduğu iddia edilen ürünlerden oluştuğu ve bu ürünlerin dava dışı fason üreticisi Sunrise ve hak sahibi Encore firmalarına yapılan satışlar olduğu, bu çerçevede 2012 yılına ait gelir tabloları, maliyet hesapları, net kâr ve zarar hesaplarına göre davacı şirket tarafından haksız rekabete konu ürünlerle ilgili davalı şirketin yapmış olduğu satışlar nedeniyle davalıdan 249.418,26 TL zararını talep edebileceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, 249.418,26 TL tahsiline fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekillerince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin haksız rekabete ilişkin gerekçesinin yerinde olduğu, tazminatın yöntemine uygun şekilde hesaplandığı, ancak davacı vekilinin davalılardan … hakkında faiz talebinde bulunmadığının anlaşıldığı, bu durumda anılan davalı hakkında talep aşılarak faize hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü kısmen reddi ile yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne, 249.418,26 TL’nın davalı şirket yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı … yönünden faiz talep edilemediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...