Karar Metni
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 17.12.2019 tarih ve 2019/378-2019/577 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalılar vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının “FİT” ana unsurlu tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının, bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki “PROFİT” ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere davalı TPMK’ye başvuruda bulunduğunu, başvuruya yapılan itirazın yerinde görülmeyerek TPMK YİDK tarafından reddedildiğini, kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek 2016-M-3333 sayılı TPMK YİDK kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, markalar arasında iltibas ihtimali olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair verilen 28.03.2017 tarih 2016/209-2017/117 sayılı kararın istinaf edilmesi sonrasında, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 12.07.2018 tarih 2018/160-2018/850 sayılı kararıyla, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi sonrasında ise Dairemiz’in 23.09.2019 tarih 2018/4315-2019/5627 sayılı kararıyla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince Dairemiz bozma ilamına uyularak, davalı markasındaki ana unsurun “FİT” ibaresi olduğu, bu ibareye eklenen “PRO” ibaresinin 556 sayılı KHK’nın 8/1 maddesi anlamında markalar arasındaki ilişkilendirme ihtimalini ortadan kaldıracak düzeyde davalı başvuru markasına ayırt edicilik katmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi uyarınca dava konusu davalı markasının davacı markaları ile ilişkilendirme ihtimalini de kapsayacak şekilde iltibas tehlikesine yol açacak derecede benzer olduğu, bu itibarla taraf markalarındaki işaretlerin 556 sayılı KHK’nın 8/1-b anlamında benzer olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davanın kabulüne, TPMK YİDK’nin 2016-M-3333 sayılı kararının 29,30 ve 32. sınıflar yönünden iptaline, anılan sınıflar yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalı şirket vekili ve davalı kurum vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekili ve davalı kurum vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...