MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2019 / ****
Karar No 2020 / ****
Karar Tarihi **.02.2020
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İzmir Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen12/06/2019 tarih ve 2019/50-2019/103 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin ayrı ayrı davalılar vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin “Plastı Dıp” ibareli tescilli markanın sahibi olduğunu, müvekkilinin bu markayı dava dışı Tork Redüktör Danışmanlık Müh.Mak.Elek.Elekt. Kimya Oto. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti’den devraldığını, müvekkilinin “Plastı Dıp” markası altında faaliyet gösteren M&P Export Managemant Corporation şirketinin Türkiye’deki resmi distribütörü olduğunu, davalıların müvekkilinin markasını kullanarak internet üzerinden aynı ürünlerin reklam ve satışını yaptıklarının tespit edildiğini, ayrıca davalı şirketin müvekkilinin markasını ticaret ünvanında kullandığını, davalıların bu eylemlerinin müvekkilinin markasına tecavüz oluşturduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek davalıların eyleminin haksız rekabet teşkil ettiğinin ve markaya tecavüz oluşturduğunun tespitine, haksız eylemlerinin önlenmesine ve haksız rekabet oluşturan yazıların kaldırılmasına, davalı şirketin unvanındaki “Plastı Dıp” sözcüğünün unvandan çıkarılmasına, 556 sayılı KHK’nın 66/b maddesi gereğince belirlenecek maddi tazminat ile 5.000,00 TL itibar tazminatı ve 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan ayrı ayrı tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; dava konusu markanın gerçek sahibinin yurtdışında bulunan yabancı bir şirket olduğunu, müvekkilinin “Plastı Dıp” markalı ürünleri diğer davalıdan faturalı olarak aldığını ve marka hakkının tükendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; müvekkilinin “Plastı Dıp” markalı ürünleri M&P Export Managemant Corporation şirketinden ithal ettiğini, markanın Türkiye’de müvekkili tarafından tanıtıldığını, hatta davacının dahi markayla kendileri aracılığıyla tanıştığını, şirketin ticaret unvanının kuruluştan beri kullanıldığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin orjinal ürünleri üreten yurtdışındaki şirketi ve temsilcisini hedef almak suretiyle “arkadaşlar bu araç sözde performiks plastı dıp Türkiye yetkili distribütörü tarafından kaplatıldı bu dolandırıcılar performiksin adını da kötüye çıkarıyorlar, gerçek araç kaplama ürün bu değildir, insanlara normal sanayi boyası satıp, bu sektöre balta vurup, hızlı bir şekilde keselerini doldurmalarının peşindeler, hırsızlıktan zengin olunsaydı, fareler olurdu… orjinal ürün diye satılan önüne gelen herkese gölge bayiliği veren firmalara dikkat!!! Araçlarınıza göz göre göre zarar verdirtmeyin, sökülmeyen her plastik kaplama aracınızın zarar görmesidir, doğru ürün doğru uygulama, güvenmediğiniz firmalarla çalışmayın, saygılarımla.Bu bir bilgilendirme mesajıdır.” açıklamalarını facebook.com/Tolga.Otocan sayfasında yaptığı, bu profilin ismailavlu@gmail.com e-posta adresini kullandığı bu adresin aynı zamanda, plastidipmerkezi.com internet sayfasında yetkili olarak bulunduğu, bu eylem ile taraflar arasındaki rekabetin, haksız boyutlara vardığı, davalının haksız rekabette bulunduğunu gösterdiği, buna göre söz konusu açıklamaların haksız rekabet oluşturması nedeniyle konuldukları sosyal medya, internet platformlarından kaldırılması gerektiği, ayrıca davalı şirketin Ticaret Sicil’de kayıtlı ticaret unvanının “plastı dip” kısmı davacı tarafın aldığı markayla örtüşmekte olduğu, davalı şirketin bir zamanlar dağıtım yetkisine sahip olmaktan ötürü marka sözcüğünü unvanına koyması için meşru bir sebebi bulunmadığı, 30/07/2010 tarihinde kurulan davalı şirketin unvan kılavuz sözcüğü üzerinde üstün bir hakkı bulunmadığı, davalı şirketin, bir dönem dağıtıcılığını yaptığı ürün markasını bilerek kendi unvanına koyduğu, davalı şirketin distribitörlüğünün sona ermesi üzerine ticaret unvanındaki bu sözcük bakımından hakkının temelden yoksun kaldığı, oysaki davacı şirketin, marka sahibiyle sözleşmeler yaparak temsilci haline geldiği, unvan sözcüğü taraflar arasında, kendilerine özgü sinai rekabetin ürünü olmadığından (gerçek hak sahibi yurt dışında olduğundan) sessiz kalma şartlarının da oluşmadığı gerekçesiyle, Mahkemece 2014/128E.-2015/121K. sayılı 09/09/2015 tarihli kararında yer alan marka ihlalinin önlenmesi maddi ve manevi tazminata ilişkin hüküm yönünden temyiz itirazları reddedildiğinden yeniden karara yer olmadığına, davalı şirket ticaret unvanından “plasti dip” ibaresinin terkinine, davalı tarafın facebook.com/Tolga.Otocan sosyal medya hesabında yer alan açıklamalarının haksız rekabet oluşturduğunun tespitine internet sitesinden, internet ortamından kaldırılmalarına, bu konuda verilen hükmün bu maddesinin aynı sitede yayınına, karar kesinleştiğinde, hüküm özetinin ulusal çapta yayın yapan gazetede giderleri davalıya yüklenerek, ilan edilmesine, ilan için kararın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde başvuru gerektiğine, 3 ay içinde başvurulmadığı takdirde ilan hakkının düşeceğine karar verilmiştir.
Karar, davalı şirket vekili ile davalı … tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen yeni hükümde davalı … tarafından kişisel facebook sayfasında davacı şirket ve faaliyetleri ile ilgili yanlış, yanıltıcı ve gereksiz yere incitici açıklamalarla haksız rekabette bulunduğunun tespiti ve söz konusu fiilin men ve ref’ine ilişkin hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı …’nun ileri sürdüğü tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, maddi ve manevi tazminatın tahsili, ticaret unvanının terkini istemlerine ilişkindir. Mahkemece bozmadan sonra kurulan yeni hükümde, davacının marka ihlalinin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talebi yönünden, davalıların eyleminin paralel ithalat ve satış biçiminde olduğu, davacının vekil markasına dayalı olarak paralel ithalatı engelleyemeyeceği ve marka hakkının tükendiği, ayrıca davacının vekil markasının tescilinden önceki davalının unvan kaydının 556 sayılı KHK’nın 8/5. maddesi uyarınca avantaj ve savunma sebebi oluşturduğu gerekçesiyle sabit olmayan markaya tecavüzün önlenmesi ve tazminat davalarının ayrı ayrı reddine yönelik kararın, vaki temyiz üzerine, Dairemizin 20.03.2017 tarih 2015/13746 Esas 2017/1633 Karar sayılı bozma ilamı kapsamı dışında bırakıldığından bahisle davacının bu yoldaki istemleri bakımından (yeniden) karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş ise de, bu taleplere ilişkin verilen karara vaki temyiz itirazlarının reddedilmiş olması, sadece davalı yararına müktesep hak teşkil etmekte olup bu yolda verilen hükümlerin onandığı anlamına gelmeyeceğinden, davacının marka ihlalinin önlenmesi, maddi ve manvi tazminat talebi yönünden onama suretiyle kesinleşmiş bir karar bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı şirketin marka ihlalinin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat talepleri hakkında da esastan bir hüküm kurulmaması doğru olmadığı gibi ayrıca davalı şirketin ticaret unvanından ”plasti dip” sözcüğünün çıkarılması talebi yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenlerle davalı şirket yararına bozulması gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...