MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2019 / ****
Karar No 2020 / ****
Karar Tarihi **.06.2020
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 25/10/2016 tarih ve 2015/116 E- 2016/246 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 03/05/2019 tarih ve 2018/782 E- 2019/515 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı TPMK vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili adına tescilli “PAK” esas unsurlu markaların bulunduğunu, davalı şirketin ise “GÜLENPAK İNNOVATİON İN PACKAGİNG TECHNOLOGY” ibareli markanın adına tescili için diğer davalı Kuruma başvurduğunu, müvekkilince bu başvuruya yapılan itirazın kısmen kabul edildiğini bir kısım mallarının başvuru kapsamından çıkarıldığını, başvuru kapsamında yer alan 30. sınıf mallar ile bu malların satışına özgü mağazacılık hizmetleri yönünden de müvekkili markaları ile dava konusu başvuru arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, zira bu ürünlerin müvekkili adına tescilli markaların kapsamlarında yer alan mallarla ilintili ürünler olduklarını, belirtilen mal ve hizmetlerin de başvuru kapsamından çıkarılması için yaptıkları itirazın YİDK tarafından reddedildiğini, müvekkili markalarının tanınmış marka olduklarını ve bu nedenle de başvurunun tescilinin mümkün olmadığını, başvuru sahibinin müvekkiline ait tanınmış markayı tercih etmesinin kötü niyetli bir davranış olduğunu, TTK’nın haksız rekabete ilişkin hükümleri bakımından da YİDK kararının iptali gerektiğini ileri sürerek, YİDK’in 2014-M-16210 sayılı kararının iptaline, davalı şirkete ait 2012/111445 numaralı marka başvurusunun, tescili halinde 30. sınıfta yer alan ürünler ile bu ürünlerin satışına özgü 35. sınıftaki hizmetler bakımından hükümsüzlüğüne karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, başvuru kapsamında kalan mal ve hizmetler yönünden dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu 2012/111445 sayılı “GÜLENPAK” ibareli başvuru ile itiraza mesnet gösterilen davacı markalarının benzer olduğu, başvuru kapsamındaki 30. sınıfta yer alan; “Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububat (tahıl) ve mamulleri. Pekmez” malları ile bu malların satışına özgü 35. sınıf mağazacılık hizmetlerinin, davacının itiraza mesnet markalarının malları ile benzer bulunduğu, sayılan bu mal/hizmetler açısından markalar arasında, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma tehlikesinin olduğu, davacının “PAKMAYA” markasının 556 sayılı KHK’nın 8/4 bendi anlamında tanınmış marka olduğu, davacı markasının tanınmışlığı nedeniyle de davaya konu marka başvuru kapsamında yer alan 30. sınıftaki tüm mallar ile bu malların satışına özgü 35. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden hükümsüzlük koşullarının oluştuğu gerekçesiyle YİDK kararının iptali talebi yönünden davanın kabulüne, YİDK’in 2014-M-16210 sayılı kararının 30. sınıf ürünlerin tamamı ve 35/06 grupta müşterilerin malları elverişli bir biçimde görmesi satın alması için 30. sınıf ürünlerin satışına yönelik hizmetler yönünden iptaline, marka henüz tescil edilmediğinden hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği, iptali istenen YİDK kararının tebliğine ilişkin tebliğ evrakı getirtilerek dosyada mevcut eksikliğin giderildiği gerekçesi ile davalılar vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 25/10/2016 tarih ve 2015/116 E. – 2016/246 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın YİDK iptal talebi yönünden kabulü ile YİDK’in 16/12/2014 tarih 2014 -M- 16210 sayılı kararının 30. sınıf ürünlerin tamamı ve 35/06 grupta yer alan müşterilerin malları elverişli bir biçimde görmesi satın alması için 30. sınıf ürünlerin satışına yönelik hizmetler yönünden iptaline, dava konusu marka henüz tescil edilmediğinden hükümsüzlük konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Karar, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...