Karar Metni
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy(Kapatılan) 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 29/03/2017 tarih ve 2015/204 E- 2017/95 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce verilen 08/11/2019 tarih ve 2017/2994 E- 2019/2423 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1952 yılından beri “Seyidoğlu” markası adı altında faaliyet gösterdiğini, ayrıca müvekkili adına en eskisi 1995 yılında tescillenmiş olan “Seyidoğlu” ibareli bir çok marka bulunduğunu, davalının müvekkili markalarına tecavüz eder ve haksız rekabet oluşturur şekilde “Kebapçı Seyitoğlu” ibaresini kendisine ait işletme içerisinde tabela ve görsellerde kullandığını ve http://kebapciseyitoglu.com alan adına taşıyan bir internet sitesi kurduğunu ileri sürerek, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitine, markanın her türlü yayınlar hizmetler tanıtım malzemesi ve internet sitesinde kullanılmasının önlenmesine, sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, hükmün gazetede ilanına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin “KEBABÇI … Seyitoğlu” ibaresini marka olarak tescil ettirmek için TPMK’ya başvuruda bulunduğunu, tarafların iştigal sahası farklı olduğu gibi, müvekkilinin kullanımları ve marka başvurusuyla davacı markalarının bıraktığı genel izlenimin farklı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı yan markalarının esas unsurunun “Seyidoğlu” ibaresi olduğu, davalı yanın iş bu davaya konu markasal kullanımları her ne kadar “Kebapçı … Seyitoğlu” şeklinde olsa da “kebapçı” ibaresinin 43. sınıftaki hizmetleri tanımlayan bir ibare olması sebebiyle ayırt ediciliğe katkısı bulunmadığı, davalı kullanımlarında “…” ibaresinin neredeyse gözle görülmeyecek derecede küçük yazılıp, “Seyitoğlu” ibaresinin öne çıkarıldığı, davalının belirtilen şekillerdeki kullanımının tüketicinin markaların aynı işletmeye ait olduğunu düşünmesine yol açacağı, davacı baklavacılık, davalı ise kebabçılıkla iştigal ediyor olsa da neticede her iki tarafın da yiyecek içecek hizmeti sunduğu, davalının kurmuş olduğu internet sitesindeki kullanımların da davacı markalarına tecavüz eder nitelikte olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, davalının markaya tecavüz eder nitelikteki tabelalarının kaldırılmasına ve tanıtım evraklarının toplatılmasına, internet alan adı olarak kullanılan Http://kebapciseyitoglu.com internet sitesinin erişiminin engellenmesine ve hükmün ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstinaf mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...