MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.06.2021
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ : … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada … … 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 27.12.2017 tarih ve 2014/1099 E. – 2017/1062 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 11.09.2019 tarih ve 2018/839 E. – 2019/1103 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasında 14.05.2008 tarihinde akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, davacı şirketin bu sözleşme kapsamında doğmuş ve doğabilecek borçlarının teminatını teşkil etmek üzere, davalı şirket lehine, hem davacılar … ile …’ın maliki oldukları, … İli, … İlçesi, … Köyü, 10 pafta, 1353 parselde kain, tek katlı akaryakıt istasyonu niteliğindeki taşınmaz üzerine davalı şirket lehine 2. dereceden 819.000.-TL bedelli ipotek tesis edildiğini, hem de … Bankası … Şubesi tarafından düzenlenen 17.06.2008 tarihli 400.000 USD tutarlı bir adet teminat mektubu verildiğini, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin süresinin bitmesi nedeniyle sona erdiğini, davacı şirketin davalı şirkete bayilik sözleşmesinden kaynaklı herhangi bir borcu olmamasına rağmen haksız ve hukuka aykırı bir şekilde teminat mektubunun nakte çevrildiğini, davacıların maliki olduğu taşınmaz üzerindeki ipoteğin terkin edilmesi için davalı şirkete ihtarname keşide edilmesine rağmen ipoteğin terkin edilmediğini, davacıların davalı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, aksine teminat mektubun haksız bir şekilde nakde çevrilmesi nedeniyle alacağı olduğunu ileri sürerek, … İli, … İlçesi, … Köyü, 10 pafta, 1353 parsel, tek katlı akaryakıt istasyonu niteliğindeki taşınmaz üzerinde davalı şirket lehine tesis edilen 01.07.2008 tarih 3719 yevmiye nolu, 2. dereceden, 819.000.-TL bedelli ipoteğin terkinine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dav alı vekili, davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin davacılar … ile … tarafından gerek kendi doğmuş doğacak tüm borçları gerekse davacı şirketin doğmuş doğacak bayilik sözleşmesinden ve taahhütnamelerden doğan cezai şartlar da dahil olmak üzere her türlü ticari ilişki nedeni ile doğan borçların teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiğini,
davacı şirketin, bayilik sözleşmesi ve sair tüm sözleşmeleri haksız ve hukuka aykırı olarak feshederek taşınmaz üzerindeki akaryakıt faaliyetini sona erdirdiğini, başka bir akaryakıt dağıtım şirketi ile anlaşarak faaliyetini söz konusu şirketin amblem ve markası altında sürdürmeye başladığını, ipoteğin fekki talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı bayi şirket ile davalı dağıtım şirketi arasındaki bayilik sözleşmesinin 20 yıl süreli akdedildiği, ancak Rekabet Kurulu kararı uyarınca dağıtım şirketleri ile bayiler arasında yapılmış bayilik süresi 5 yılla sınırlandırıldığından taraflar arasında akdedilen 14.05.2008 tarihli sözleşmenin 14.05.2013 tarihinde kendiliğinden münfesih olduğu, davacıların bayilik sözleşmesinin sona erdiğini iddia ederek akaryakıt istasyonunun kaydına konulan ipoteğin terkinini talep ettikleri, söz konusu ipoteğin, davalı dağıtım şirketinin davacı bayi şirketten olan alacaklarını teminat altına almak için tesis edildiği, bilirkişi raporu ile davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davacıdan hiçbir alacağı bulunmadığı tespit edildiğinden ve bayilik sözleşmesi de feshedildiğinden davanın kabulü ile … İlçesi, … Köyü, 10 pafta, 1353 parsel sayılı taşınmazda davalı şirket lehine tesis edilen 01.07.2008 tarih 3719 yevmiye sayılı ipoteğin terkinine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davaya konu ipoteğin taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesi nedeniyle davacıların davalıya olan borçlarının teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiği, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona erdiği, dava tarihi itibarıyla davacıların davalıya bayilik sözleşmesi nedeniyle borçları bulunduğunun davalı tarafca ispatlanamadığı gerekçesiyle mahkemece davanın kabulü ile ipoteğin fekkine dair kurulan hüküm usul ve esas yönünden yasaya uygun olduğundan davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...