MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.06.2021
Karşı OyYok

Karar Metni

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 22.10.2019 tarih ve 2018/575-2019/768 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı …. ve Tic. A.Ş. vekili ile davacı … vekili ve davalı …Ş. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili; müvekkilinin davalılardan Ladik Nak. ve Tic. A.Ş. ile yaptığı 26.1.2004 tarihli kira sözleşmesiyle kendisine ait çekici ve römorku bu şirkete kiraladığını, taraflar arasındaki kira sözleşmesi uyarınca aylık 10.000,00 TL ile navlun bedelinin %10’u haricinde kalan kısımdan masraflar haricinde kalan bedelin müvekkiline ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalılardan Sembol Ambalaj San. A.Ş.’nin davalılardan … ile 27.4.2007 tarihli bir taşıma sözleşmesi imzaladığını, söz konusu sözleşmede taşınacak yükün kuru yük olduğuna dair beyanda bulunduğunu, üst taşıyıcı durumundaki…nın da alt taşıyıcı olarak davalı …. ve Tic. A.Ş. ile aynı tarihli taşıma sözleşmesi imzaladığını, bu taşıma sözleşmeleri uyarınca davalı … San. A.Ş.’ye ait yükün Almaata’ya taşınma işinin müvekkiline ait aynı zamanda müvekkilinin oğlunun sürücülüğünü yaptığı çekici ve römork ile yapıldığını, bu taşıma sırasında 20.5.2007 tarihinde aracın Kazakistan’da seyir halinde bulunduğu sırada yandığını, söz konusu yangın nedeniyle müvekkiline ait çekici ve römorkun yükle birlikte tamamen yandığını, Kazakistan’da bulunan yetkili mercilerce verilen raporda meydana gelen yangının taşınan yükten kaynaklandığının belirtildiğini, davalıların taşınan yüke ilişkin yanıltıcı bilgi vermeleri ve yükün güvenli bir biçimde taşınmasına ilişkin gerekli önlemleri almamaları sonucunda müvekkilinin zararına sebebiyet verdiklerini ileri sürerek, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla çekici ve römorkun bedeli ile müvekkilinin kazanç kaybına binaen şimdilik 10.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 01.02.2013 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini zarar gören çekici nedeniyle 8.000,00 TL’den 42.000,00 TL’ye, römork bakımından 1.000,00 TL’den 11.000,00 TL’ye kazanç kaybı bakımından 1.000,00 TL’den 20.000,00 TL’ye yükselterek toplamda 73.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … San. A.Ş. vekili, müvekkiline bu davada husumet yöneltilemeyeceğini, somut olayda müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, taşınan yükün nevinin taşıyan tarafından yükleme esnasında öğrenildiğini, yangının yükün taşınması sırasında gerekli tedbirlerin alınmamasından kaynaklandığını, hasarlı araç nedeniyle elde edilen bedelin zarardan düşülmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş, davacının ıslah talebi sonrasında ıslah edilen kesim yönünden zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Davalı … vekili; müvekkilinin yaptığı taşıma sözleşmesi sırasında taşınacak yükün kuru yük olarak bildirildiğini, müvekkiline yükün yanıcı madde olduğuna dair bilgi verilmediğini, yangının araçta taşınan yükün nevinden kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … Nakliyat ve Tic. A.Ş. vekili; dava konusu römorkun sicil kayıtlarından anlaşıldığı üzere müvekkiline ait olduğunu, davacı ile yapılan sözleşmeye rağmen davacıya iş başı ödeme yapıldığını davacıya ait aracın davalının oğlu tarafından kullanıldığını, meydana gelen olayda davacının oğlu olan araç sürücüsünün de kusurlu olduğunu, araç sürücüsünün müvekkilinin çalışanı olmadığını, savunarak davanın reddini istemiş, davacının ıslah talebi sonrasında ıslah edilen kesim yönünden zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Birleşen davada davacı … San. ve Tic. A.Ş. vekili; müvekkili ile davalı … arasında üst taşıyıcı olarak taşıma sözleşmesi imzalandığını, davalının taşımaya konu müvekkiline ait yükü alt taşıyıcı sıfatıyla diğer davalı …. ve Tic. A.Ş.’ye taşıttığını, diğer davalı … şirketinin davalı … Nakliyat şirketinin sigortacısı olduğunu, yükün Almaata’ya taşınması sırasında araçta meydana gelen yangın nedeniyle tamamen zayi olduğunu, yangının taşıyan sıfatındaki şirketlerin kusurlarından ileri geldiğini ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 Avro’nun kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Ergo Sigorta A.Ş. vekili; sigortalı yükün yanlış yüklemesi, istiflenmesi ve hatalı ambalajlanmasından kaynaklı yangın nedeniyle oluşan hasarın poliçe teminatı haricinde kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili; davacı şirket ile yapılan taşıma sözleşmesi sırasında taşınan yükün İMKOSUZ olarak beyan edildiğini, ancak yükün yanıcı maddeden oluşması nedeniyle hasarın meydana geldiğinin belirlendiğini, yükün niteliğine ilişkin yanıltıcı bilgi veren davacının hasardan sorumlu olduğunu, taşımanın CMR hükümlerine tabi olması nedeniyle müvekkilinin sınırlı sorumluluğunun bulunduğunu, davacının CMR hükümleri uyarınca faiz isteyebileceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı …. ve Tic. A.Ş. vekili; taşınan yükte meydana gelen hasarın bizzat yükün sahibi olan davacının yüke ilişkin gerekli uyarıları yapmaması ve bilgileri vermemesinden kaynaklandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda, asıl dava yönünden; asıl davanın davacısı ile davalılardan Sembol Ambalaj San. A.Ş. arasında sözleşmeye tabi bir ilişki bulunmadığı, ancak davalı … San. A.Ş.’nin taşınan yüke ilişkin gerçeğe aykırı beyanda bulunarak taşıyanı yükün meydana getirebileceği tehlikelere karşı uyarmaması ve taşınan yükün de davacının zararına sebebiyet vermesi nedeniyle davacıya karşı haksız fiil hükümleri uyarınca sorumlu olduğu, diğer yandan asıl davanın davacısı ile davalı …. ve Tic. A.Ş. arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, kiralayan konumundaki davalı …. ve Tic. A.Ş.’nin taşıma sözleşmesine konu yükün mahiyetini bilmesine rağmen yükün sebebiyet vereceği zararları önlemek için gerekli tedbirleri almadığı, dolayısıyla davacı ile aralarındaki kira sözleşmesi uyarınca davacının zararından sorumlu olduğu, bu davalıların zarara ilişkin olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, her iki davalının da zamanaşımı savunmasında bulunduğu, ıslah olunan kısım yönünden davanın zamanaşımına uğradığı, faizin çeşidi ve başlangıcı yönünden bozma olmadığı, dava dilekçesinde belirtilmiş ise de römorkun dava konusu olmadığı, asıl davanın davacısı ile davalı … arasında ise sözleşme ilişkisinin bulunmadığı, bu davalının haksız fiil hükümleri uyarınca sorumlu olmasını gerektirir bir hususun da dosya kapsamında ispat edilemediği gerekçesiyle, asıl davada davalılar Sembol Ambalaj San. A.Ş. ve Ladik Nak. ve Tic. A.Ş.’ne yönelik davanın kısmen kabulü ile 8.000,00 TL çekici zararı ve 1.000,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 9.000,00 TL’nin davalılar Sembol Ambalaj San. A.Ş. ve Ladik Nak. ve Tic. A.Ş.’den 25/05/2007 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı …’ya yönelik davanın ise reddine, birleşen dava yönünden; CMR Konvansiyonu’nun 17. maddesi uyarınca taşıyıcının, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumlu olduğu, ancak kayıp, hasar veya gecikmenin istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, artık taşımacının sorumlu tutulamayacağı, somut olayda da gönderen ve yükün sahibi konumundaki Sembol Ambalaj San. A.Ş’nin taşınan yükün nevine dair yanlış bilgi verdiği, taşıyıcıyı tehlikeli yük nedeniyle uyarmadığı, bu nedenle hasarın oluşumuna kısmen de olsa kendi kusuruyla sebebiyet verdiği, diğer taraftan alt taşıyıcı konumundaki Ladik Nak. ve Tic. A.Ş. çalışanınca yükün görülerek teslim alındığı, yüke ilişkin belgelerde yükün nevinin açıkça belirtiltildiği, taşıyıcı tarafından bilinen bu duruma rağmen yükün kabul edildiği, yükten kaynaklanacak hasarın oluşumunu önlemek için yükleme ve istifleme sırasında gerekli önlemlerin alınmasının sağlanılmadığı, taşıma sırasında yükte sızıntı meydana gelmesine karşın bu duruma kayıtsız kalındığının dosya kapsamından anlaşıldığı, bu nedenle kusur oranlarının belirlenmesi yönünden yeni bir heyetten rapor aldırılmasına karar verildiği, verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücreti yatırılmadığı takdirde bilirkişi incelemesi delilinden vazgeçmiş sayılacağı ve mevcut delil durumuna göre karar verileceği ihtaratını içerir birleşen dosyanın davacı vekiline davetiye çıkartılmış, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen verilen kesin süre içerisinde ve bir sonraki duruşma tarihine kadar bilirkişi ücreti yatırılmadığı gerekçesiyle, birleşen davada ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, asıl davada davacı vekili, asıl ve birleşen davada davalı … Nakliyat A.Ş. vekili ve asıl davada davalı … birleşen davada davacı …Ş. vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve ayrıca CMR 17/2.maddesi hükmü gereğince kayıp, hasar veya gecikme yüke has bir kusurdan meydana gelmişse taşımacı sorumlu tutulamaz ise de, Dairemiz bozma ilamında taşıyıcının çalışanının yükte sızıntı olmasına rağmen bu duruma kayıtsız kalmış olması nedeniyle kusur oranının belirlenmesi gerektiği belirtilmiş olup, bu hususun ispatının da birleşen davada davacı …Ş.’ye ait olması ve bu nedenle bilirkişi ücretinin bu davacı tarafından yatırılması gerekmesine göre asıl davada davalı … birleşen davada davacı …Ş. vekili ile asıl ve birleşen davada davalı … Nakliyat A.Ş. vekilinin tüm, asıl davada davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, haksız fiil ve kira sözleşmesine dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir. Dairemizin 18.01.2016 tarihli ve 2015/15094 E., 2016/372 K. sayılı bozma ilamında; asıl davada davacı ile davalı … Nakliyat A.Ş. arasında kira sözleşmesi bulunduğu ve ıslaha yönelik zamanaşımı def’inin buna göre değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen, mahkemece, anılan davalının zamanaşımı def’inde bulunduğu ve ıslah olunan kısım yönünden davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davalı … Nakliyat A.Ş.’ye yönelik davanın ıslah edilen kısım yönünden reddine karar verilmiştir.
Ancak, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 147.maddesi hükmü uyarınca kira alacağının tahsili davalarında zamanaşımı süresi 5 yıl olup, bunun dışındaki tüm alacaklar ise aynı kanunun 146.maddesi hükmü uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Davacının zararın tazminini talep ettiği çekicinin 20.05.2007 tarihinde yandığı, ıslahın ise 01.02.2013 tarihli olduğu anlaşılmakla, bu durumda mahkemece, ıslah edilen kısım yönünden hangi zamanaşımının uygulandığı ve alacağın ne zaman muaccel olduğu belirlenmek suretiyle zamanaşımı def’inin karara bağlanması gerekirken, gerekçesiz olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın asıl davada davacı yararına bozumasına karar verilmesi gerekmiştir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...