Karar Metni
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18/09/2017 tarih ve 2013/515 E- 2017/607 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nce verilen 28/06/2019 tarih ve 2018/1300 E- 2019/738 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, taraflar arasında “Mega Aritmetik Lisans Sözleşmesinin” ve “Mega Hafıza Eğitim Temsilciliği Lisans Sözleşmesinin” imzalandığını, davacının eğitim verme yükümlülüğünü yerine getirmesine karşılık davalının öğrenci kaydı almadığını, ön şart eğitimini alan eğitimcisi olmadığından kimseyi göndermediğini, davalının asıl amacının davacının knowhow ve franchising sistemini kopyalamak olduğunun anlaşıldığını, Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2012/21 D.iş sayılı dosyası ile davalının sözleşme ihlalinde bulunduğunun tespit edildiğini, davacının sözleşmeyi feshederek 100.000.- TL cezai şart talebinde bulunduğunu, cezai şartın tahsili konu edilen icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davalının sözleşme bedelini ödediğini, ancak eğitim temsilciliği eğitmeninin davacı tarafından eğitilmediğini ve eğitim materyallerinin davalıya verilmediğini, bu nedenle davalının sözleşmeye dayalı faaliyete başlayamadığını savunarak davanın reddine ve davacının %40 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı şirketin temsilcisi adına kayıtlı internet siteleri ile yaptığı lisans sözleşmesinin konusuna giren icapları ve kullanılan materyalleri itibariyle her iki sözleşmeye de aykırı davrandığı, bu nedenle her bir sözleşme için 50,000.- TL cezai şart ödenmesinin gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili istinaf etmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, sözleşmeye aykırılık konusundaki birinci iddianın, davalının her iki sözleşmenin de VII. maddesinde düzenlenen şekilde öğrenci kaydı yapmaması veya hiçbir eğitmenini eğitime göndermemesi olduğunu, iddianın ispat edildiği kabul edilse dahi anılan hükümlerin ihlalinin davacıya sadece “Mega Hafıza Eğitim Temsilciliği Lisans Sözleşmesi”nin X. ve “Mega Aritmetik Lisans Sözleşmesi”nin VIII. maddeleri uyarınca tek taraflı ve bildirimsiz fesih hakkı verdiği, ilgili sözleşme maddelerinin ihlalinin cezai şart ödenmesini gerektireceğine dair bir hükmün sözleşmelerde mevcut olmadığını, her iki sözleşmenin de X. maddesinde sözleşme ihlali durumunda lisans sözleşmesi feshedilen eğitim temsilciliğinin 5 yıl süreyle aynı alanda faaliyet göstermeyeceği, aksi halde cezai şart ödeyeceğinin düzenlendiği, davacının sözleşmeleri fesih ihtar tarihinin 01.03.2013, davalı aleyhine mahkeme aracılığıyla yaptırılan tespit tarihinin de 12.09.2012 olduğu dikkate alındığında davalının sözleşmenin feshinden sonraki dönemde bu türden bir faaliyetinin tespit edilemediği, sözleşmeye aykırılık konusundaki ikinci iddianın davacıya ait sistemin sanki yeni bir sistemmiş gibi kopyalanarak başka kurumlarla lisansörlük anlaşmaları imzalama anonsları yapıldığı iddiasıolduğu, bu konuda düzenlenen 12.09.2012 tarihli tespit bilirkişisi raporunun ekindeki fotoğraflardan iddiada yer alan hususların doğruluğunun tespitinin mümkün olmadığı, ayrıca bu iddiaların ispatlandığı kabul edilse dahi anılan ihlalin “Mega Hafıza Eğitim Temsilciliği Lisans Sözleşmesi”nin IX. maddesi uyarınca eğitim temsilciliğinin aynı faaliyet alanında aynı veya benzer konularda farklı firmalar ile lisansörlük anlaşması imzalaması kapsamına girdiği ve cezai şart müeyyidesini gerektirdiği, ancak anılan sözleşme hükmünde göre cezai şart yaptırımının uygulanabilmesi için aynı faaliyet alanında aynı veya benzer konularda farklı firmalar ile lisansörlük anlaşması “imzalaması” şart olup, davalının anılan internet sitesi kapsamındaki faaliyetinin olsa olsa icaba davet niteliğinde olduğundan, anılan hüküm uyarınca cezai şart uygulanmasını gerektirmeyeceği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...