Karar Metni
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 15.04.2019 tarih ve 2017/14 – 2019/152 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından duruşmalı, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 30.03.2021 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait endüstriyel tasarım ve faydalı model belgesi ile koruma altına alınan tırnaklı sistemli çelik kapıların davalı yanca taklit ederek üretildiğini, davalının Türkiye genelinde satış yaparak haksız kazanç elde ettiğini, bu haksız ve hukuka aykırı üretim ve ürünlerin davalının iş yerinde yapılan tespit ile ortaya çıktığını ileri sürerek, davalının müvekkiline ait tescilli ürünün aynısını üretip satmak ve sair yollarla hukuka aykırı tecavüz teşkil eden fiilerinin durdurulmasını ve men’ini, taklit edilerek üretilen ürünlere ve üretimde kullanılan araçlara el konulmasını ve imhasını, 50.000.- TL maddi tazminatın, 50.000.- TL manevi tazminatın en yüksek reeskont faizi ile birlikte tahsilini, hükmün ilanını talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, yargılama sırasında maddi tazminat yönünden talebini takip etmemiştir.
Davalı vekili, davacı ürünlerinin yeni olmadığını, davalının kendi adına tescilli faydalı model belgelerine dayalı olarak üretim yaptığını, davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, 15.04.2019 tarihli celse de davacı vekilinin, 05.07.2017 tarihli beyanlarının dava konusu ettikleri maddi tazminat taleplerini takip etmediklerini, atiye bıraktıkları ibaresi ile kastettiklerinin maddi tazminat taleplerini takip etmedikleri yönde olduğunu bildirdiği, aynı celsede davalı vekilinin, davacı tarafından takip edilmeyen maddi tazminat konusundaki davayı kendilerinin de 05.07.2017 tarihinden itibaren takip etmediklerini beyan ettiği, maddi tazminat talebinin 3 aylık süre içerisinde yenilenmediği, bilirkişilerden bozma ilamına uygun rapor aldırıldığı, buna göre tamamlanmış ve satışı olsa birim fiyatı 250.- TL’den yapılmak üzere tecavüze konu 35 adet ürün olduğu, bunların satışından KDV hariç 8.750.- TL (maliyetler düşülmemiş olarak) gelir elde edilebileceğinin belirtildiği, hükme esas alınan bu bilirkişi raporuna göre her ne kadar davacı tarafın maddi tazminat talepleri konusunda açılmamış sayılmasına karar verilse de davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin de maddi tazminat konusunda aldırılan bilirkişi raporu çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğinden davacı tarafın manevi tazminat talebinin 8.750.- TL olarak belirlendiği gerekçesiyle davacının değere tabi olmayan talepleri kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat talebinin HMK’nın 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddine, 8.750.- TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranını aşmamak kaydıyla reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki (3) numaralı bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, faydalı model belgesine tecavüzün tespiti, önlenmesi, sonuçlarının ortadan kaldırılması, manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece verilen 16.09.2015 tarih ve 2009/547 E.- 2015/225 K. sayılı kararın davalı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 13.10.2016 tarih ve 2015/13612 E.- 2016/8103 K. sayılı ilamı ile davalı vekilinin diğer temyiz itirazları rededilmiş, karar, tazminat istemleri yönünden davalı yararına bozulmuş olup onanan bir karar bulunmamaktadır. Mahkeme hükmü Dairemizin bozma kararı ile şeklen ortadan kalkmış olduğundan bozmaya uyulduktan sonra maddi anlamda kesinleşmekle birlikte şekli anlamda kesinleşmeyen tecavüzün durdurulması, önlenmesi, el koyma, imha ve ilan talepleri hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde bu talepler yönünden kararın infazında tereddüde yol açacak şekilde, karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu yönden re’sen bozulmasını gerektirmiştir.
3- Davacının manevi tazminat talebi yönünden uygulanması gereken mülga 551 sayılı KHK’nın 166. maddesi atfıyla aynı KHK’nın 137/1-b maddesi uyarınca hakları tecavüze uğrayan Faydalı Model Belgesi sahibi kişilik haklarının ihlali halinde manevi tazminat da isteyebilir. Uyulan bozma ilamı ile manevi tazminata hüküm olunması gerekiyorsa da, Mahkemece, manevi tazminatın miktarı, tarafların sosyal ekonomik durumları, ihlalin süresi, niteliği, zararın ağırlığı dikkate alınmak suretiyle belirlenmesi gerekirken, davalının işyerinde tespit edilen faydalı model tecavüzüne konu tüm ürünlerin satış cirolarının manevi tazminat miktarı olarak belirlenmesi doğru olmamış, kararın bu yönden davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...