MahkemeYargıtay 11. Hukuk Dairesi
Esas No 2020 / ****
Karar No 2021 / ****
Karar Tarihi **.12.2021
Karşı OyYok
Dava Konusu: Bono Tazminat

Karar Metni

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 01.07.2020 tarih ve 2020/72 E. – 2020/298 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı tarafça davacı aleyhine Kayseri 4.İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 esas sayılı dosyası ve Kayseri 4.İcra Müdürlüğü’nün 2013/5866 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, bu takibe konu senetteki imzaların davacıya ait olmadığını ileri sürerek Kayseri 4.İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 Esas sayılı dosyasında ödenen 7.400,00 TL bedelin davalıdan istirdatına, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5866 Esas sayılı dosyasından dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 Esas sayılı ve 2013/5866 Esas sayılı dosyalarındaki takip miktarlarının %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, öncelikle davacının iki ayrı icra dosyası için iki ayrı dava açması gerektiğini, ayrıca Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 Esas sayılı dosyasına davacı borçlunun hiçbir itiraz etmeksizin ödemede bulunduğunu, davaya konu oluşturan icra dosyaları için yargılama yapıldığını ve imzaların davacıya ait olduğunun belirlendiğini savunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının takibe konu senetlerdeki imza itirazı nedeni ile Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından alınan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesi’nin 18/12/2014 tarihli raporunda imzanın davacının eli ürünü olmadığının belirtildiği, itiraz üzerine Mimarsinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyelerinden alınan 25/06/2015 havale tarihli raporda ise imzanın kuvvetle ihtimal davacıya ait olduğunun belirtildiği, çelişkinin giderilmesi amacı ile Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı uzmanları alınan 15/12/2015 tarihli raporda ise yine imzanın davacıya ait olmadığının belirtildiği bu nedenle dava konusu senetler üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının anlaşıldığı, davacının sunduğu ödeme belgeleri ile dava açılmadan önce Kayseri 4. İcra Dairesi’nin 2013/3952 sayılı dosyasında ödeme yaptığı, Kayseri 4. İcra Dairesi’nin 2013/5866 sayılı dosyasında ise dava açıldıktan sonra 18/06/2014 tarihinde ödeme yaptığı ve davacının davasını 06/01/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile yaptığı ödemeler nedeni ile istirdat davası olarak ıslah ettiği, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 sayılı dosyası yönünden dava açılmadan önce ödeme yapılmış olması nedeni ile davanın bu dosya yönünden istirdat olarak başladığı ve bu hali ile şartlar oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddi gerektiği, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5866 sayılı dosyası yönünden ise davanın menfi tespit davasından istirdat davasına yargılama sırasında dönüşmüş olması ve takibe konu bonoda davalının lehtar olması ile taraflar arasında direkt ilişki bulunduğu dikkate alınarak tazminat isteminin yerinde olduğu ve davasında haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 sayılı dosyasında davalıya yapmış olduğu 8.712,40 TL ödemenin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5866 sayılı dosyasında davalıya yapmış olduğu 123.888,29 TL ödemenin 18/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3952 sayılı dosyası yönünden şartlar oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine, Kayseri 4. İcra Müdürlüğünün 2013/5866 sayılı dosyası yönünden kabul edilen alacak miktarı olan 123.888,29 TL’nin %20’si oranında tazminat bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.

Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin

Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...