Karar Metni
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 30/04/2019 tarih ve 2018/839-2019/399 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, … numaralı poliçe kapsamında sigortalısı Grup-Po firması için taşınan emtianın İstanbul’dan Antalya’ya gönderileceğine Almanya’ya gönderildiğini, … numaralı iç hat hava yük senedi düzenlenen emtia için kayıp formu doldurulduğunu, ekspertiz incelemesinde 46.596,00 TL zarar hesaplandığını, davacının sigortalısına ödeme yaparak TTK gereği halefiyete hak kazandığını, tazminat talebi için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının aktif dava ehliyeti olmadığını, Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davalının sorumluluğuna gidilse bile sorumluluğun sınırlı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı taşıyıcının zararın doğabileceğini bilerek dikkatsizce hareket ettiğinin kabulü gerektiği, davalının bu eylemi ve ihmali dikkate alındığında sınırlı sorumluluk halinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile İstanbul 7. İcra Dairesi’nin 2014/11514 esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 46.596,00 TL asıl alacak üzerinden aynı koşullarla devamına, belirlenen 46.596,00 TL alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan bütün temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, davacının sigortalısına yaptığı hasar ödemesinin rucuen davalı taşıyıcıdan tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptaline ilişkindir. Mahkemenin 2014/1498 E. 2016/288 K. sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve davacının icra inkar tazminatı talebi de reddedilmiştir. Davacı vekili icra inkar tazminatına yönelik bir temyiz itirazı ileri sürmemiş; icra inkar tazminatına yönelik bir bozma da yapılmamıştır. Bu itibarla, icra inkar tazminatı yönünden davalı lehine usuli müktesep hak oluştuğu gözetilmeyerek mahkemece yeni verilen kararda icra inkar tazminatının kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki davaya konu hasar bedeli eksper tarafından belirlenen ve mahkeme bilirkişisi tarafından da kadri maruf bulunan bir bedel olup takibe konu alacak likit olmadığından mahkemece davacının icra inkar tazminatı talebinin bu nedenle de reddine karar verilmesi gerekirken icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
Kararın Sonucuna ve Tam Künye Bilgilerine Erişin
Kararın sonucunu görmek, tam künye bilgileriyle kopyalamak ve PDF olarak indirmek için abone olun veya bir reklam filmi izleyin...